sevgili azizimm ifadelerine aynen katılıyorum bunu kendim de ayrıca yaşıyorum geçen yıl almış olduğum bir kç dönümlük bahçemde onlarca meyve ve üzüm bağı var geçen yaz biz toplayamadık zamanımız elvermediğinden sonra öylece bırakıp ayrıldık oradan sonra ne oldu onuda bilemiyorum oysa üzüm yaklaşık olaak 200 kg pekmez yapmamıza izin verirdi elmalar bir okadar ceviz okadar vsvs belki 100 ailenin ihtiyacını yıllık olarak karşılayacak bu varlık sanırım toprağa karışıp gitti bu sene yine aynı olacak ama türkiye böyle şimdi sana nasıl katılmam ben başka yaşanılacak yerde olsa biz bu varlıkları neden değerlendirmeyiz de şili veye arjantin meyveleri ve sebzeleri yeriz tabiki sorun bizlerde bu toprakların insanları olarak sevmeyi üretmeyi görevlerimizi yapıp yapmamak adına başkalarına bırakılan bir planın parçası haline getirirsek sorun ortada çözüm yok ozaman demektir asıl çözüm sana bana ve hepimize düşüyor sahte sevmelere değil
sevgilerimle by
sevgili Muharremciğim, canım, galiba Aziz senin bu harika yazını görmeden yanıtlamış, bir de resim yapmıyor musun muhabbetine girmiş arkadaş, grimfort
abi, bravo valla çok takdir ettim seni ve Nuray'ı
Helal olsun vallahi, ne güzel iyi bir arsa almışsınız,ne güzel de meyve bahçesi haline dönüştürmüşsünüz, e kardeşim niye oncağız meyve gübre haline dönüşsünki, yazık değil mi...Buralarda hıcar deniyor, yani arsanı kiraya verebilir sonra anlaşmana bağlı olarak kendi payını hem meyve hem de para olarak alabiliyorsun...bu yıl da yazık etmeyin, bir kısmını da ne ise ücreti sen bize de yolla biz sana ücretini göndeririz...öyle taze ve doğal meyve yiyebilmeyi özledimki...Çocuklara anlatıyorum bazen, biz ağaçlara çıkıp toplardık diye, gerçi onlar da burada yeni dünya ağaçlarına çıkıp taze dalından meyve tüketme keyfine varabilenlerden olarak kendi adlarına şanslı olmalılar...Ah Mustafa Kemalim'in İzmir iktisat kongresinde söyledikleri...ah...
senin ''sahte sevmeler'' sözünü yürekten alkışlıyorum.
+1 ekliyorum.