Ayşegül hocam gene güldürdünüz bizi. Ama açıkçası "RESİMLE UĞRAŞAN HERKESİN MUTLAKA DUYDUĞU KLİŞE LAFLAR!" konusunda da gözlerim sizi aradı. Eminim bu konuyla ilgili de yazacak şeyleriniz vardır. Bu arada +1

             Bir de natürmort yaparken malzeme listesine ağızlarını bantlamak için koli bantı yazıyorum.Çünkü çalışma bitene kadar onları zapdetmek çok zor oluyor.
             Bugün gülmeye ihtiyacım vardı zaten.Paylaşımınız için teşekkürler.+1

 İş eğitimi derslerinin birinde öğrencilerin haftaya getirecekleri malzemeleri yazdırmıştım.Tahta kaşık,mercimek,fındık,makarna,uhu falan filan.O gün ders bitti ,okul kapısından çıkarken karşıdaki kırtasiyenin vitrin camına asılan şu yazıyı görmüştüm. TAHTA KAŞIK BULUNUR.
Kırtasiyede tahta kaşık,hem şaşırmış hem gülmüştüm.
Tahmin etmişinizdir ama yinede yazayım.Kırtasiye sahibi öğrencinin babasıymış.

         Arkadaşlar sohbet odasında konuştuk ama bugün yaşadığım trajikomik başıma gelen olayı anlatmak istiyorum ve tespit ettiğim tecrübemi paylaşmak istiyorum.
         Geçen yıl kalabalık olduğu için 7-A-B-C-D' den 11'er öğrencinin sınıf öğretmenleri tarafından ayrılıp (5 akıllıuslu 6 akılsızussuz olarak) 44 kişinin buluştuğu 7-E sınıfından bahsetmek istiyorum.Şimdinin 8-EEEE 'si.
         Geçen yıl akıllı olup buluşamadığımız sınıf için bu yılki kararım ve uygulama sonuçları:
        "Akıllı olup 44 kişinin kahrını çekmektense deli olmaya ve onların benim kahrımı çekmesi gerektiğine karar verdim."Deli deliyi görünce çomağını saklar." sloganından hareketle deli olmaya karar verdim.Şimdi güzel anlaşıyoruz.

        DELİ OLUŞUMUN ANATOMİSİ

        BEN: (Sınıfın en boşverci takmazına-Mustafa) Mustafa hani niye çalışmıyorsun YAVRUM?!!Aaaaa malzemen mi yok.Vahh yavrum niye söylemiyorsun al sana kağıt hadi başla.Bir dahakinde unutma emi çocuğum?
        MUSTAFA: ??
        BEN DÜRBÜN AYŞEGÜL:Aaaaa Burak sen niye çalışmıyorsun çocuğum.Malzemen mi yok?
        BURAK:Var öğretmenim de ne çizeceğimi düşünüyorum.(Ne düşünmesi arkadakini ayartıyor.)
        BEN: Düşün yavrum düşün.İstediğiiin kadar düşünebilirsin ama konuşmadan düşün.Ben seni beklerim.Konuşarak düşünürsen beynin yorulabilir.
        ÖĞRENCİNİN BİRİ:Çizimini göstererek "Öğretmenim çok kötü değil mi?"
        BEN: Aşkolsun bu kadar harika resme kötü diyorsun inanamıyorum sana.(Yalan külliyen yalan ama yeterki uslu olsun.Başka bir şey istemiyorum.)
        40 dakikalık derste ortalama 3 saniyeden hesaplayın bir öğrenciye kaç defa bakmışım.
       
       SIRRI:Süperrr!-Harika!-Nefis!-Harika ötesi bir şey!-İnanamıyorummm!-Picasso kıskanır!-valla ben çizemem!-böyle güzel resim çiziyorsun ve tembellik yapıyorsun pess!-sen çizmiş olamazsın süperr!-inanılmaz güzelll!-aferin aferin geleceğin ressamı.!.........................................................44 kişi etti ve tekrar tekrar......
  Herkes dehşet içinde EYVAH ÖĞRETMENİMİZ DELİRDİ!........

       Yani gerçekten deli deliyi görünce çomağını sakladı.En azından beynim yorulmuyor bedenime razıyım.Sınıftan çıkarken içimden tabii yapıyorum.

       

Ayşegül hocam valla zaten resim öğretmenleri olarak pek iyi bir imajımız yok. Deli gözüyle bakıyorlar bize. Siz bu imajı iyice perçinlemişsiniz gördüğüm kadarıyla.