atölyemize ulaşabilmek için bir nefeste 5 kat çıkmayı özledim( şimdi bir basamakta tıkanıyorum da
)sonra arkadaşlarımla diğer bölüm leri kuş bakışı izlemeyi , geyik muhabbetini ,gitar çalan arkadaşımızı dinlerken desenini çizmeyi ,boya kokan atölyede parmaklarımı fırça yarine kullanmayı,beş dakika önceki değerlendirme üzerine kızıp hiç fırça dahi sürmediğim resmimi beş dakika sonra mükemmel bulan atilla hocamı
,yeni yakıp ta daha ilk nefeste sigaramızı ağzımızdan çekip yere atıp ayaklarıyla ezerek söndüren bölüm başkanımızı ,yemekte arkadaşlarımın yanıma oturup tabağımdaki etleri alabilmek için (vejeteryanım da) verdiği mücadeleyi
özledim vs. özledim de özledim işte....