Gidiyorsun, dönmemek üzere git. Pişmanlıklar senin sorunun olsun, bana yansıtma bunu. Biliyorum dönersen, yaralı yüreğim ‘hayır’ diyemez buna. Ama ikimiz de biliyoruz ki bu dönüş gerçek bir dönüş olmayacak. Alışkanlıktan kaynaklanan bir özlemi dindirmek için döneceksin, ve kısa süre sonra yeniden gideceksin. Bir kez daha beni enkaz halinde bırakarak... Gittiysen, değerli olmalı bu. Ayrılığı değersizleştirme. Senin her dönüşün, ayrılığın değerinden bir parça alıp götürecek. Ben bir süre sonra inanmaz olacağım gidişlerine. Sonra sen değersizleşeceksin. Dönme yar, dönmeyişinle yücel gözümde...
Mehmet Coşkundeniz