Her yerde Türk Gençliği sana minnettardır yazıyoruz, izindeyiz yazıyoruz. Ama Türk Gençliğinin bundan haberi yok! Haberdar olmaya da niyeti yok!
Eğitim yuvalarında (!) artık öğrenciler, Atatürk’ten, Atatürk sevgisinden, yoktan yarattığı Cumhuriyetten uzaklaştırılmaya çalışıyor ve biz sadece bakıyoruz. Seni ve şehitleri anmak üzere yapılan saygı duruşlarında, gereksiz olarak gören bazı eğitimciler (!) ve onların öğrencilerinin konuşmalarını, gülmelerini seyrediyoruz. Elimizden gelen sadece bu duruma ağlamak…
Nasıl bir gençlik yetiştiriyoruz ki, bu kadar saygısız, Ata’sına karşı duyarsız, tarihinden bihaber, geleceğinden umutsuz… Nasıl bir millet olduk böyle, tam anlamıyla nankör ve umursamaz. Yabancılar büyük önderimizi överken bazıları nasıl etsek de milletin beyninde bu adamı kötülesek derdinde…
Atatürk ile ilgili programları sabote etmek için millet sanki birbiri ile yarışıyor… Atam ile ilgili tüm programlar bazılarına çok uzun ve sıkıcı gelir. Vatanımızı kurtarması yıllarca sürerken, bunu nasıl yaptığını anlatmak sadece en fazla 45 dakikaya sığdırılır. Ki buna bile katlanamazlar, çok uzundur onlar için… Minnetleri yoktur çünkü Atam olmasa nerelerde, ne halde, kimin uşağı olacaklarını hiç düşünmezler. Elbet onların da akılları başlarına gelecektir diye umut ediyoruz. Başka yapabileceğimiz ne kaldı?
Yeter diye bağırsam duyan olur mu, ilgilenen olur mu hiç? Beni anlayan var mı? Benimle bir düşünen var mı? Az da olsa var biliyorum... Belki sesimi duyarlar diye sadece konuşuyorum… Yalnız olmadığımı biliyorum… O yüzden az da olsa mutluyum. Duyarlı insanlar tükenmedi…
Atam, kalk bir bak emanetçilerine, Türk Gençliği’ne, sana ne kadar sadıklar…
Atatürk’ün “Üstün Sezme Gücü” özelliği ile ilgili yazılarım olmuştu. İlgilenenler bilirler. Geleceğe yönelik söyledikleri gerçekleşmiştir. Neyse ki Atatürk’ün şu sözü var ve bu söz bizi, içimizi rahatlatıyor.
“… Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”