Gönderen Konu: Sergi ve Muze Gezileri Nasil Olmali?  (Okunma sayısı 9963 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı gelyucel

  • Yeni Üye
  • İleti: 10
  • Karizma Puanı: 4
Sergi ve Muze Gezileri Nasil Olmali?
« : 30 Mayıs 2009, 15:25:13 »

Sizlere, Ankara Dis Hekimleri Odasi'nin cikardigi bir dergi (Yanilmiyorsam 2005 Haziran sayisi)icin yazdigim bir yaziyi gonderiyorum,umarim faydali olur.Bu yaziyi gonderis nedenim;Ankara'da bazi hocalarin nasil sergi gezdirdigini gorerek, uzuldugum icindir.Maalesef universitelerde ders suresi kisitli oldugu icin resim ogretmenlerimiz yeteri kadar formasyon bilgisine ulasamiyor,ancak kendi cabalari ile ogreniyorlar,ogrenmeye daima acik olan ogretmenlerimizi ictenlikle kutluyor ve basarilarinin devamini diliyorum.
 

BİR SANAT EĞİTİMCİSİNDEN SİZE BİR MESAJIMIZ VAR;Lütfen  İSTABUL
MODERN'de açılan FİKRET MUALLA RETROSPEKTİFİ`ni KAÇIRMAYINIZ.

 "Bir deli ressam olarak yaşadı;
 bir sanat yıldızı olarak öldü".
Taha TOROS

Bu yazıyı bir sanat egitimcisi olarak ; siz anne-babalara ve sizöğretmen arkadaşlarıma seslenmek üzere yazıyorum.İstanbul Modern'de açılan  Fikret Mualla Retrospektifini (14 Nisan-31 Temmuz 2005), sergi kapanmadan  gezmenizi öneririm.Lütfen en azından çocuklarınız/torunlarınız için bu geziye yeterli zamanı
ayırınız.Onlarla resimlere ilişkin sohbet ediniz, sorular sorunuz,onların soracağı sorulara da hazır olunuz yani dersinizi iyiçalışınız, eğer konuya ilişkin bilgi sahibi degilseniz müze yetkililerinden bilgi almaktan kaçınmayınız.Sanatçı ve yapıtları hakkında bilgi edinmek için ; İstanbul Modern'in titiz bir çalışma ile hazırlattığı katalogu alınız ve bu katalogu evinizin , okulunuzun kütüphanesinde çok özel bir yere koyunuz ve en değerli kitaplarınızdan biri olarak saklayınız. Aradan geçecek 3-5 yıl sonra isteseniz  de bu katologa ulaşmanız  imkansız hale gelecektir.Nitekim Vakıflar Bankası 1995 yayını olan " Nakkaş  Fikret Mualla"yoklar listesindedir.1980  yılında  Cem Yayınevi  tarafındanyayınlanan  Abidin Dino – Ara Güler 'in eseri olan "Fikret Mualla" ve 1986 da Akbank'ın bir kültür hizmeti olarak sunulan Taha Toros'un "Fikret Moualla"sı ise çoktan antika kitaplar listesine girmiştir.Bunları eski kitap satan yerlerde bulabilirseniz , şanslısınız demektir.

Çocukların Sanat Yapıtları İle Karşı Karşıya Gelmesinin Önemi:

Çocuklar nesneler arası ilişkileri ; doğadan(gezi-gözlem yoluyla)olduğu kadar sanat yapıtlarına bakarak da öğrenir.Onlar ; rengi ,çizgiyi , formu , dokuyu , ritmi kısacası "görsel düşünmeyi" sanatyapıtlarını incelerken ,farkında olmadan öğrenerek, davranışa dönüştürebilir. Biz sanat eğitimcileri, bu eylemi " sanat yapıtları vasıtası ile öğrenme" diye adlandırıyoruz. Bakmak ve görmek ayrı ayrı
eylemlerdir.Görme özrü olmayan her insan çevresine bakabilir ama her seyi göremez. Bakmak ayrı bir şey , görmek ise apayrı birşeydir.Yanlış anlaşılmasın, tıp açısından tüm insanlar belli bir seviyede görebilir.Ben,bu biyolojik görme olayını kastetmiyorum. Ben,çevreyi iyi algılayarak, görsel ilişkileri yakalayan görmeyi kastetiyorum.Benim kastettiğim görme olayı ; sonradan kazanılan ve görme duyusunun güçlendirilmesi ile gelişen bir süreçtir.Bu süreç,
imgelerin , algıların , kavramların zenginleştirilmesi ile gelişir ve bireydeki "yaratıcı düşünceyi " bu görsel süreçler oluşturur.

Aşık Veysel "Gurban olayım baktığını gören göze" derken , bu sözü,kendi gözleri görmediği için çift anlamlı kullanmış olabilir ama bu söz, biz sanat eğitimcileri için çok şey ifade eder.Bu sözden yola çıkarak, kısa bir süre düşünecek olursanız , çevrenizde bazı insanlar ile aynı yere baktığınız halde bazı kişilerin görme eylemindeki eksikliklerini anımsayabilirsiniz. Senelerdir aynı yoldan geçtiği halde sokakta bulunan bir ağacın özelliklerini farketmeyen veya sizin çok yakın dostunuz olduğu halde göz  renginizin dahi farkında olmayan arkadaşlarınız vardır.Konuya ilişkin olarak ABD'inde yapılan bir çalışmayı da sizler ile paylaşmak isterim. Yapılan bir araştırma sonucuna göre, fotoğraf makinasi kullanmaya  başlayan çocukların ,çevresindeki nesneleri daha iyi görüp algıladıkları farkedilmiştir.Bunun nedeni,vizörden bakan çocukların baktıkları yeri vizörün sınırlamasıdır. Dikkatlerini bu çerçeve içerisinde yoğunlaştıran çocuklar günlük yaşamlarında da çevresine bu şekilde bakmayı alışkanlık haline getirir. Çevrelerini bu yolla gören çocuklar, ayrıntıları daha iyi farkederek diğer çocuklardan  daha başarılı  olma şansını yakalar.Sizlerin de bildiği gibi,yaptığı işte ayrıntıları görebilme yetisine ulaşmış cok az insanımız vardır.Bu
nedenle biz eğitimciler, çocuklara belli alışkanlıkları kazandırmak,onların görsel dünyasını geliştirmek adına belirli eğitim durumları hazırlarız. Bu eğitim durumlarından birisi de, sergi  ve müze gezmektir.Bu işin davranışa dönüşmesi için yalnız öğretmenlerin degil,anne-babaların da  bu konu üzerinde durması gerekir.İşte size güzel bir fırsat…Lütfen en kısa zamanda İstanbul Modern'e gitmek için zaman ayırın ama bu sergiyi benim tabirim ile rüzgar gibi gezmeyiniz,yapıtların her birine bakmak-görmek üzere yeterli zamanı ayırınız.Özellikle çocuklarınız ile gidiyorsanız, "çocuklarınızın
görsel dünyasını,bilgisini gelistirme "adına onlarla çok zevkli bir süreci,sohbeti yaşamak üzere gidiniz.Bu aşamada  çocuklarınıza,sanatçımızdan bahsetmek gerekirse şunları söyleyebilirsiniz:

Fikret MUALLA  SAYGI (1903-1967) Öğrenimini Türkiye ve Almanya'da
tamamlayan sanatçımız ,Berlin Güzel Sanatlar Okulunu bitirir, kısa bir
süre Türkiye'de resim öğretmenliği de yapar.Yaşamının büyük bir
kısmını Avrupa şehirlerinde özellikle Paris'te geçirir , Avrupalıların
ismini zor telaffuz etmesi nedeniyle  Avrupalı sevenleri ona "Moualla
"olarak hitap eder, kendisi de çoğu resminin üzerine bu şekilde imza
atmıştır.Bazı resimlerinde SAYGI soyadına rastlanır, bu isim
babasının aldığı bir soyadıdır, ancak onu bu soyadı ile tanıyan çok az
insan vardır. Soyadı ile ilgili olarak "peder öyle almıştı, ben de
belki saygılı bir adam olurum diye aldım gitti" diye bu soyadı
hikayesine esprili bir açıklama getirir.
Gerçek dostlarından biri olan Taha Toros hazırladığı kitapta onun
tanıtımını şu iki cümle ile yapmaktadır ; "Bir deli ressam olarak
yaşadı; bir sanat yıldızı olarak öldü…"
O gerçekten bir deli miydi?Ben bir sanat eğitimcisi olarak bu
soruya "hayır" diyorum.Bu durum bazı sanat öğrencilerinde rastlanılan
tam bir bıçak sırtı "DEHA" durumunun olduğunu gösterir. İşte bunun
biraz ötesi deliliktir.Onun saniyesi saniyesine uymayan davranışları ,
yaşadığı acılarla ilgilidir.Onu ,fırtınada azgın dalgalar arasında
kalmış bir çocuğa benzetmek, onun ruh halini anlamamıza katkı
saglayabilir.Küçük yaşta sakat kalması, annesinin ölümünden kendini
sorumlu tutması, annesi yerine gelen üvey annesinin onu iyi
anlıyamaması sonucu girdiği bunalımlar ve yarının ona ne getireceğinin
bilememenin verdiği huzursuzluklar, korkular … Onu doğal olarak
bunalımlara sokar.Üstelik  bu bunalımlar yaşanırken henüz 16 yaşında
akıl hastanesine gönderilmesi, yaşamının akışını değiştiren sonuçları
doğurur.O, özellikle babası ve üvey annesi tarafından yanlış
yorumlanmayıp anlaşılabilseydi ,en azından  "polis fobisi "
giderilebilseydi ve bu arada sanatın ve sanatçının doğasını bilen iyi
bir psikiyatr tarafından incelenip tedavi edilebilseydi, ondaki coşku
çok daha üretken bir hale gelebilirdi diye düşünüyorum.

Cocuklarınız için Fikret Mualla resimlerinin önemi:

Çocuklar doğal gelişimini belirli evrelerden geçerek tamamlar.Çocuklar bu evrelerden geçerken, karalama döneminden itibaren ister şematik öncesi dönemde, ister şematik dönemde çok severek ve hic bir kaygı duymadan, korkusuzca yeni deneyimlere girmekten zevk alırlar.Resim dersleri onların en sevdiği derslerden biridir ve resim yapma güdüsü  onların doğasında vardır.10-12 yaş arası çocuklar ise,yaş gurubu özelliği ve okullarda karşılaşılan problemler nedeniyle artık resim yapmaktan yeteri kadar zevk almayabilir, bunun nedeni çocugunuzun "cocuksu gerçeklik dönemi"dediğimiz sürece girmesidir. Bu sürecte öğretmen ; onun duygularını anlayıp,ona ihtiyacı olduğu ortamı sağlayıp, onu yüreklendirmez ise , cocuğunuz  artık resim yapmaktan
nefret bile edebilir. Çocuk; bu süreçte, girdiği sanatsal deneyimlerde doğada gördüğü gerçeği yapmaya çalışır, yapamayınca kendini başarısız
bularak bu işten vazgeçer. Oysa sanat eğitimcisi , bu koşullardaki çocuğu, farklı yollar deneyerek tekrar kazanabilir.Bu yollardan biri de, çocuğu Fikret Mualla, Eşref Üren, Klee vb. sanatçıların  yapıtları ile karşı karşıya getirmektir. Fikret Mualla'nın hemen hemen tüm resimleri, onun tarzı,  renkleri seçtiği konular (sirkler, sokaklar,baloncular),  çocuklara çok yakın gelir ve onların beğenisini kazanır.
Çocuklar  genelde Fikret Mualla'nın resimlerine baktıklarında ,onu kendilerinden biri olarak kabul ederler.İşte bu ortamda, çocuğa sevebileceği sanatçıları tanıtmak; Çocuğun kendini ifade etmede yeni yollar denemesine, bu karmaşık durumu atlatmalarına  ve  kendilerini yeniden bulmalarına olanak  sağlar.

Müzeyi gezmek icin ön hazırlık:

Çocuklar ile müze veya sergi gezmek, belirli bir bilinç ve hazırlık gerektirir.Önemli olan çocukta merak uyandırmaktır. Çocukların dikkatini yapıtlar üzerinde toplamak için önceden sergiye ait bildiğimiz bir yapıt seçilir ve bu yapıtı diğer yapıtlardan ayıran birkaç özellik çocuğa anlatılır ve sergide ipuçları verilen yapıtın bulunması istenir.Bunu bir oyun şeklinde algılayan çocuk, yapıtlara daha dikkatli bakacak dolayısıyla verilen ipuçlarına göre resim arayacaktır. Bu  yolla araştırdığı yapıtları belleğinde daha kolay tutmayı başaracaktır. İsterseniz bir örnek ile bu geziyi nasıl yapabileceğimizi,hangi bilgi sunumları ve sorular ile onları yönlendirebileceğimizi anlatalım:
Fikret Mualla , Türkiye özlemi içinde bazı resimler yapmıştır, baloncu resimleri  de bunlardan bazılarıdır.Bu tema belki de ona bayramlarımızı anımsatır…Acaba sergide kaç tane baloncu resmi var?Balonların rengi hep kırmızı mı ,yoksa başka renkte balonlar da var mı?Baloncular hep erkek mi yoksa kadın mı? Baloncuların giysileri nasıl?Bu baloncu resimlerinin birbirinden farkı ne?İçinde kücük  bir köpek resmi bulunan baloncu resmini bakalım sergide bulabilecek misiniz?gibi sorular ile çocukların dikkati yönlendirmiş olur.Çocuklar,serginin bütününde ipuçları verilmiş resmi ararken, doğal olarak resimlere çok dikkatli bakacaklar ve belleklerinde bu resimler ile ilgili pekçok imge oluşacaktır.
Eğer çocuğunuzun müzik derslerine ve değişik enstrümanlara veya sirklere ilgisi var ise ona göre bir resim  seçerek sorular oluşturmanız gerekir. Tabii bu sorular çocuğun yaş gurubu özellikleri dikkate alınarak hazırlanır.Birden fazla yapıt için de bu oyun sürdürülebilinir.
Eve döndükten sonra çocuğa en çok hangi resmi beğendiği sorularak;sen sanatçının yerinde olsan bu resmi nasıl yapardın ?Sorusu yönlendirilerek, çocuğun sanatsal yeni bir deneyime girmesi sağlanabilinir.[/color][/b][/size]
Ben inanıyorum ki ,çocuklarınız ile yapacağınız bu etkinlikten çok mutlu olacak, bu gezi ile birlikte çocuğunuzda sanata karşı bir ilgi uyandıracak ve yaşam boyu onun sanatla olduğu kadar sizinle de içsel bir bağ kurmasına olanak sağlamış olacaksınız.Bu nedenle "Haydi diyoruz en kısa zamanda yolumuz İstanbul Modern'de kesişsin" ve günün anısına orada satılan Fikret Mualla resimlerinin bulunduğu objelerden alalım, daha sonra ise çocuğumuzun yapacağı ilk sanat etkinliği sonucu ortaya çıkacak yapıtı lütfen ofisimize/evimize asalım.
Bu sergiyi; Türk sanatseverlere armağan eden , Sayın Oya ve Bülent ECZACIBAŞI başta olmak üzere, Sayın Emin Mahir Balcıoğlu'na,Kuratörler;Sayın  Ali Akay ,Levent Çalıkoğlu, Haşim Nur Gürel' e, sponsor olan "ETİ" ye ve  tüm sanat dostlarına  teşekkürlerimi sunuyor ve iyiki varsınız,sağolun diyorum.

H.Yücel GEL
Sanat Eğitimcisi
Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fak.Emekli Öğretim Görevlisi
« Son Düzenleme: 31 Mayıs 2009, 16:59:31 Gönderen: :) »

Çevrimdışı MoriLLo

  • Çalışkan
  • ****
  • İleti: 628
  • Karizma Puanı: 136
Ynt: Sergi ve Muze Gezileri Nasil Olmali?
« Yanıtla #1 : 30 Mayıs 2009, 15:28:37 »
güzel paylaşım için teşekkürler ilk karizmanız benden olsun+1

Çevrimdışı asmen

  • nevin
  • Çalışkan
  • ****
  • İleti: 631
  • Karizma Puanı: 78
  • sanat tepki göstermektir.
Ynt: Sergi ve Muze Gezileri Nasil Olmali?
« Yanıtla #2 : 30 Mayıs 2009, 15:34:14 »
paylaşım için teşekkürler.
dokuz eylül üni.buca eğitim fakültesi 95 mezunu

Çevrimdışı Кą®Уą

  • PINAR
  • Yönetim K.Ü
  • Uzman
  • *
  • İleti: 1.388
  • Karizma Puanı: 315
  • HAYALLERİME ZİL ÇALMASIN...
Ynt: Sergi ve Muze Gezileri Nasil Olmali?
« Yanıtla #3 : 30 Mayıs 2009, 15:56:22 »
bu duyarlı paylaşım için sonsuz teşekkürler...+1
http://img23.imageshack.us/img23/7602/karyaz.jpg


                                                                                                    süslü meleğim...KARYAM...

Çevrimdışı glay

  • Üye
  • *
  • İleti: 46
  • Karizma Puanı: 0
Ynt: Sergi ve Muze Gezileri Nasil Olmali?
« Yanıtla #4 : 09 Ağustos 2009, 20:30:07 »
BU PAYLAŞIMINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM

Çevrimdışı hayalim

  • Yeni Üye
  • İleti: 5
  • Karizma Puanı: 0
Ynt: Sergi ve Muze Gezileri Nasil Olmali?
« Yanıtla #5 : 27 Ekim 2011, 19:01:10 »
GÖRSEL SANATLARIN SERGİLENMESİ NERELERDE VE NASIL YAPILIR...bu konu hakkında bilgiye ihtiyacım var..yardımcı olursanız çok memnun olurum...

Çevrimdışı mahmuty

  • mahmuty
  • Uzman
  • *****
  • İleti: 1.584
  • Karizma Puanı: 522
  • Bildiğim herşeyi sevdiğim için biliyorum(L.Tolstoy
    • DOSTLUK
Ynt: Sergi ve Muze Gezileri Nasil Olmali?
« Yanıtla #6 : 28 Şubat 2012, 04:02:18 »
   Güzel bir paylaşım,emeğinize sağlık.
   +1
GÜLMEK GÜZELLİKTİR.