Gönderen Konu: Magnesia  (Okunma sayısı 2548 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ...:::£sra:::...

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.764
  • Karizma Puanı: 2742
Magnesia
« : 30 Ocak 2008, 01:08:26 »

Magnesia

Magnesia ad Meandrum, Aydın İli, Germencik İlçesi Ortaklar Bucağına bağlı Tekin Köy sınırları içinde Ortaklar-Söke karayolu üzerinde yer almaktadır. Kent, kuruluşunun anlatıldığı efsaneye ve antik kaynaklara göre Thessalia'dan gelen ve Magnetler olarak isimlendirilen bir kavim tarafından kurulmuştur. Apollon'un kehaneti ve lider Leukippos'un öncülüğünde o dönemde bir koy olan bugünkü Bafa Gölü kıyısında karaya çıkan Magnetlerin kurdukları ilk Magnesia'nın yeri kesin olarak bilinmemekle birlikte, Menderes Nehri kenarında olduğunu antik kaynaklardan öğrenmekteyiz. Menderes'in sürekli yatak değiştirip taşması sonucu oluşan salgın hastalıklar ve Perslere karşı daha emin bir kent kurma zorunda kalmaları nedeniyle Magnetler, İ.Ö. 400 yıllarında kenti bugünkü yerinde, Gümüşçay'ın yanında yeniden kurmuşlardır. Hellenistik Dönemde önce Seleukos, ardından Bergama Krallığı'nın hakimiyetine giren Magnesia, Roma Döneminde önemini korumuş, Bizans Döneminde piskoposluk merkezi olmuştur. Magnesia, bir kent suru ile çevrili, yaklaşık 1.5 km. çapında bir alanı kapsayan, ızgara planlı cadde ve sokak sistemine sahip bir kentti ve Priene, Ephesos, Tralleis üçgeni arasında ticari ve stratejik açıdan önemli bir konuma gelmişti. Magnesia antik kenti fazla yıkım ve tahribata uğramamıştır. Bunda nehir taşmalarının ve Gümüş Dağı'ndan inen yağmur sularının getirdiği mil tabakasının kenti örtmesinin de payı yüksektir. Magnesia'da ilk kazılar kısa süreli bazı araştırmalardan sonra 1891 yılında Berlin Müzesi adına Carl Humann tarafından yapılmıştır. 21 ay süren bu kazılarda tiyatro, Artemis tapınağı ve sunağı, agora, Zeus tapınağı ve prytaneion kısmen ya da tamamen ortaya çıkarılmıştır.

Magnesia'da bulunan eserler Paris, Berlin ve İstanbul müzelerinde sergilenmektedir. 1893 yılında sona eren kazılardan yaklaşık 100 yıl sonra, yavaş yavaş ortadan kaybolmakta olan Magnesia'da kazılara 1984 yılında Kültür Bakanlığı ve Ankara Üniversitesi adına yeniden başlanmıştır. Magnesia'nın zamanımızdaki ünü antik dönem mimarı Hermogenes'ten kaynaklanmaktadır. Antik Dönem yazarı mimar Vitruvius'a göre Hermogenes oktagonal pseudodipteros tapınak planını uygulayan ilk mimardır. Vitruvius, Hermogenes'in baş yapıtının Magnesia'daki Artemis Leukophryene tapınağı olduğunu söyler. Hermogenes'in tapınağı, Arkaik Döneme (İ.Ö. 6 yy.) ait olan Artemis tapınağının kalıntıları üzerine Hellenistik Dönemde (İ.Ö. 3/2 yy.) inşa edilmiştir. Tapınak, İon düzeninde 8 x 15 sütunlu olup 67.50 x 40 metreyi bulan boyutlarıyla Anadolu'nun 4. büyük tapınağıdır. Tapınağın önünde "U" formlu planıyla Bergama Zeus sunağına öncülük eden bir sunak bulunmaktaydı. Sunak, yüksekliği iki insan boyuna ulaşan kabartma ve heykellerle bezenmişti. Magnesia'daki diğer önemli bir yapı ise bugün toprak altında kalmış olan tiyatrodur. Magnesia tiyatrosu (İ.Ö. 2 yy. sonu), Vitruvius'un verdiği genel tiyatro planına en fazla uyan ender örneklerden biridir. 100 yıl önceki kazılardan sonra yeniden toprakla örtülen diğer yapıların başında yine Hermogenes'in yaptığı varsayılan agora ve Zeus tapınağı gelmektedir. 26.000 m² lik boyutu ile döneminin en büyük çarşıları arasında yer alan agoradaki Zeus tapınağının cephesi bugün Berlin Bergama Müzesi'nde sergilenmektedir. Magnesia'da bugün görülebilen diğer yapılar Roma İmparatorluk dönemi ve daha sonralarına aittir. Spor ağırlıklı bir eğitim merkezi olan gymnasion, Milet'teki Faustina hamamının küçük bir kopyası olan hamam, tiyatro ile Artemision arasında yer alan odeion, 25.000 kişilik stadion, su yolu theatron olarak adlandırılan, tiyatro planlı bitmemiş bir yapı, çarşı bazilikası, niteliği henüz bilinmeyen bir Bizans yapısı ve Artemision'u da çevreleyen Bizans suru Magnesia'da bilinen diğer yapılardır. 15. yüzyıla ait enine planlı Çerkez Musa Camii ise örenyerinin tek İslâmî yapısıdır. Yabancı ekiplerin büyük olanaklarla çalıştıkları Ephesos, Milletos, Aphrodisias ve Hierapolis gibi ünlü antik kentlerimiz arasında, onlardan hiç de aşağı kalmayan ün ve öneme sahip bu ören yerimizi gezin, görün, tanıyın, tanıtın.


[eklenti yönetici tarafından silindi]
çok çalışmak zamanı