GÖRSEL SANATLAR DERSİNDE MÜZE VE ETKİNLİKLERİNDEN YARARLANMA
Sözcük tanımıyla müzeler, ilgi ve değerleri sürdüren, bağış veya satın alma yoluyla sağlanan değerli nesnelerin korunduğu, araştırılıp incelendiği ve sergilendiği kurumlardır. Müzelerin orijini, sanat koleksiyonları oluşturan varlıklı kişilere dayandırılır. Bugün ise dünyadaki binlerce müzede sanat eserleriyle, etnograflk ve arkeolojik eserlerin yanı sıra, çiftçilikten arabalara, elektrikli araçlardan oyuncaklara kadar geniş bir yelpazede koleksiyonlar ve çeşitli etkinlikler yer almaktadır. Sanat öğretmenleri için müzeler bu anlamda, okullarda gerçekleştirilmesi mümkün olmayacak estetik yaşantılar ve deneyimler elde etmeye yönelik imkanlar sunarlar.
Müzeler sabit koleksiyonlara sahiptirler. Sergilenen eserler bazen depolarda bulunun eserlerle yer değiştirebilirler. Yine müzelerde takvimli etkinlikler de yer alır. Müzenin sabit koleksiyonlarının yanında bu tür aktiviteler müzeye olan ilgiyi daha dinamik tutar. Farklı konulardaki takvimli sergiler, konserler, tiyatro gösterileri, konferanslar müzeleri, yaşayan mekanlar haline getirir. Görsel Sanatlar öğretmenleri çeşitli türdeki müzelerin sabit ve değişen koleksiyonlarından ve aktivitelerinden yararlanarak, öğrencilerinin bilgilenmesinde, bakış açılarının gelişmesinde, yaratıcılıklarının gelişmesinde önemli rol oynarlar.
Bu bölümde sanat müzelerinden ve farklı türdeki müzelerden Görsel Sanatlar derslerinde nasıl faydalanabiliriz?, Daha verimli müze ziyaretleri için nelere dikkat etmeliyiz? ile ilgili öneriler sunulmuştur.
A. Sanat Müzesini Kullanırken Yararlanabileceğimiz Etkinlikler
ETKİNLİK 1: Dört soru (akıcı, esnek, özgün ve düzenleyici düşünme)
Sanat müzesinden geçmiş dönemlere ait bir tablo seçilir. Bütün öğrenciler aşağıdaki soruları yanıtlamak için düş gücünü kullanırlar.
1. Eğer bu resim bugün resmedilmiş olsaydı, ne kadar şeyin farklı olacağını ya da olabileceğini düşünürdün? (akıcı düşünme).
2. Sanatçı bize kendi dönemindeki yaşamın görüntülerini vermek için başka hangi sahneler resmedebillrdi? (esnek düşünme).
3. Eğer çağdaş yaşamdan bir sahne resmedecek olsaydınız ne tür bir sahne resmederdiniz? (özgün düşünme).
4. Önceki soruya yanıt olarak resmedeceğiniz çağdaş resimde yer alabilecek bütün ayrıntıları listeleyin. Düşünebileceğiniz bütün ayrıntıları listelediğinizden emin olun (düzenleyici düşünme)
ETKİNLİK 2: Metaforik konuşmak
Hedefler: Bu etkinliğin amacı akıcı düşünme becerilerini zorlamaktır. Benzetmeler ve metaforlar, bizim anladığımız ve anlamaya çalıştığımız şeyler arasında karşılaştırmalar yapmamıza yardım etmek için kullanılır.
Yönergeler: Metaforlar ve benzetmeler gündelik konuşmalarda sık sık kullanılır. Bunlar, bize birbirine benzer olmayan iki şey arasında karşılaştırmalar yapma yollarını sağlarlar. Metaforlar çok yakın karşılaştırma yaparlar. Hatta bir karşılaştırma yaptığını size söylemezler. "O adam kötü bir elma" sözü bir metafordur. Benzetmeler de aynı şeyi yaparlar, ama bir karşılaştırma yapıldığını size söylerler. "O adam kötü bir elmaya benziyor, çünkü bir kez kötü olmaya başlayınca en kötüsü oluyor." Benzetmeler karşılaştırmalarda "gibi" ya da "olarak " sözcüklerini kullanır, metaforlar kullanmaz.
Etkinliğin uygulanışı: Temsil edici olmayan (tanımlanabilir bir şeye benzemeyen) bir sanat yapıtı seçilir. Ona uzunca bir süre bakılır. Öğrencilerden eserin olabildiğince çok niteliğini ve özelliğini görmesi istenir.
Sanat yapıtı ile yakınlık sağlayacak zamanı geçirdiklerini fark ettikten sonra yapıta paralel metaforlar ve benzetmeler istenir. Örneğin, "bu heykel bir kaledir" ya da "bu heykel çukur ve kıvrım dolu buruşmuş bir kağıt gibidir" vb.
Öğrenciler yapabildikleri kadar çok metafor ve benzetme yaparlar. Bu karşılaştırmalar tam bir parçaya ya da sadece bir ayrıntıya dayanabilir. Sorun, olabildiğince çok şey düşünmektir. En azından birkaç dakika için ortaya fikirler atıncaya kadar onları durdurmayın, daha fazlasını istemeyi unutmayın.
Belirli bir zaman için başka metaforlar ve benzetmeler düşünemez duruma geldiklerinde bu yapıta ilişkin konum değiştirilir. Belki ona çok yaklaşabilirler ya da ondan çok uzaklaşabilirler. Eğer bir heykel ise onun öbür tarafına geçilir ya da ona üstten, alttan, yanlardan bakılır. Yapıta bu yeni uygun noktalardan baktıklarında metaforlar ve benzetmeler bulmayı sürdürüp sürdüremediklerine dikkat edilir.
"Bu sanat yapıtına yaklaşmak için geliştirdikleri ne kadar yol olduğu hakkında düşünün; onu nasıl betimliyorlar ve onu başka fikirlerle ve şeylerle nasıl ilişkilendiriyoriar. Yaratıcı düşünme teknikleri, ilk bakışta yaklaşılamaz gibi görünen nesnelere, fikirlere ve sorunlara yaklaşmakta size yardımcı olabilirler"
ETKİNLİK 3: Zorlama uygunluk
Hedefler: Bu etkinliğin amacı esnek ve özgün düşünmeyi uyarmaktır. Öğrenciler bu etkinliğin sonunda bir sanat yapıtını geniş bir zaman dilimi içinde görmek, onun sıfatlarını düşünmek ve onu farklı açılardan anlamak için onu "doğal olmayan" bir yoldan ele almak zorunda kalacaklardır.
Yönergeler: Üzerinde yoğunlaşacak bir yapıt seçmeden önce bir "kedi"nin bütün sıfatları ve nitelikleri düşünülür. Kedi olabildiğince her yönüyle ele alınır ve düşünülen her şeyin bir listesi yapılır. Bütün öğrencilere duygularını kullanmayı, söyletmeyi unutmamalıyız, işte başlamanız İçin bazıları: Çevik, eğri büğrü, yumuşak, tembel, gizemli...
Etkinlik: Herkesi ilgilendiren bir sanat yapıtı (resim, fotoğraf, heykel, vb.) belirlenir. Onun neyi resmettiği hakkında düşünülür. Öğrenciler bu öze! sanat yapıtının neyi resmettiği hakkında bazı notlar alırlar.
Sonra, bir kedinin sıfatlarına ve niteliklerine ilişkin liste kullanılarak sanat yapıtı ele alınır. Örneğin; sanatçının gökyüzüyle suyu birleştirdiği yerde bu resim "bir kedi gibi yumuşak"tır ya da: Gözleriniz bu çizgileri onun biçimlerini izlediğinde bu resim "bir kedi gibi eğri büğrü"dür.
Bir kedinin sıfatlarının bir sanat yapıtına kaç yoldan bağlanabileceğini görün. Öğrencilerinizin kendi fikirlerini hiçbir yargılama olmadan söylemesine izin verin. Başka birinin sunduğu bir fikre dayanmak güzeldir.Birbiriyle bağlantısız iki şeyin bağlanmasının daha fazla yolu kalmadığı zaman yapıtı resmetmeye ilişkin notlara dönüp bakılır. Şimdi dikkatlerini ne çekiyor? Yapıtı başka türlü düşünüyorlar mı? Nasıl?
"Fikirler en yabancı yerlerden gelebilir. Görünüşte bağlantısız bir düşünce ya da etkinlik bazen çok yararlı iç görülere yol gösterebilir. Bu ilkeyi "gerçek yaşam" sorunlarına nasıl uygulayabilirsiniz?"
ETKİNLİK 4: Bütün yüzlerinde yazılıydı
Hedefler: Portrelere bakmak monoton olabilir. Bir portre galerisini gördükten sonra genellikle portreler birbirinin tekrarı gibi ya da sadece ilgi çekmez gibi gelebilir. Çünkü baktığımız insanlar hakkında hiçbir şey bilmeyiz. Öğrenciler bu egzersizin sonunda bazı belirlemeler yapmak üzere özgün ve düzenleyici düşünmeyi kullanarak, bu insanların kim olduğu ve neye benzediği hakkında kendi fikirlerini/öykülerini geliştirmiş olacaklardır.
Yönergeler: Portrelerle dolu bir galeri belirlenir. Eğer böyle bir galeri yoksa bu etkinlik için kullanabileceğimiz dört ya da daha fazla portrenin olduğu yere bakılır. Seçilen portrelerden her birini "tanımak" için zaman harcanır. Çok iyi gözlemleyerek portredeki kişi hakkında görebileceğimiz her şeyi görmeğe çalışırız. Portesi çizilen kişi hakkında sağlanan "ipuçlarına (geri plandaki nesneler, giyim, yüz ifadesi, vb.) bakılır, etiketler ya da adları okunmaz.
Etkinlik: Bu insanların gerçekte kim olduklarını öğrenmek İçin zaman harcamadan önce neye benzedikleri, neyle resmedildikleri, sanatçının portrelerini nasıl yaptığı konularına dayanarak onlar için bir yaşam ve şöhret öyküsü uydurulur. Hemen hemen her portrede sanatçının portresini yaptığı kişi hakkındaki duygularını ele veren ipuçları vardır. Bu bir ağzın kıvrımı ya da bir kol yeninin katlanması olabilir. Bu insanlar hakkında öyküler uydurulur, onlar hakkında düş gücünün izin verdiği kadar çok şey belirlenmeğe çalışılır. Onu kendi "dizi film"imizin karakterlerini betimliyor gibi düşünmeliyiz. Sorunun, doğru tahminde bulunmak değil, portreyi kendi ürününüz bir öyküyü geliştirmek için hareket noktası olarak kullanmak olduğu unutulmamalıdır.
"Yaratıcı düşünürler fikirleri ve nesneleri derinliğine araştırırlar. Yeni iç görüler ve düşlemler kazanmak için ayrıntıları incelemek ve daha fazlasını "görmek" için bir yoldur. Ayrıntıları incelemek için görüntüye bakmak üzere hareket ettiğinizde düşünceleriniz nasıl değişti?"
ETKİNLİK 5: Pek çok çizgi
Hedefler: Bu etkinliğin amacı, sofistikasyon düzeyi birçok yaş grubuna kolayca uyarlanan bir egzersizi kullanarak genç insanları akıcı, esnek ve düzenleyici düşünme yeteneklerini kullanmaya yöneltmektir.
Yönergeler: Çizgiler sanatçıların fikirlerini imgelere çevirmek için kullandıkları en temel tasarım elemanlarından biridir. Bu etkinlik öğrencilerin, içinde her sanat yapıtını araştırdıkları alabildiğince çok sayıda çizgiyi tanımalarını gerektirir. Bu etkinlik birçok sanat yapıtı bu amaçla kullanıldığında en iyi isler.
Etkinliğe başlamadan önce, öğrencilere bu etkinlik, sanat müzesinin yolunda gördükleri "çizgileri" hatırlatarak tanıtılır. Büyük olasılıkla caddedeki çizgileri, binalarda tuğla ve tahtayla çizilen çizgileri, ağaç dallarının yarattığı çizgileri, çitlerin yaptığı çizgileri, trafikte araba çizgilerini vb. görmüşlerdir.
Daha sonra öğrenciler çizgileri yapan pek çok yoldan beyin fırtınası yaparlar. Bu yollara şunlar dahil: Bir kalemle, bir resim fırçasıyla, oyarak ya da keserek, eşyaların kenarıyla, ışık ve gölgenin olduğu yerde, ufukta, sudaki dalgalarla, duvarın birleştiği odaların köşelerinde, vb.
Etkinlik: Bu etkinliğe yukarıda belirtildiği gibi yönelttikten sonra, öğrencilere, birlikte baktıkları her sanat yapıtında olabildiğince çok çizgi görmeleri söylenir. Bir tabloya, heykele, fotoğrafa ya da başka bir sanat yapıtına yaklaşıldığında öğrencilerden herhangi bir şey söylemeden bir an için bakmaları istenir. Onlara bu sessiz zamanı olabilecek kadar çok çizgi bulmak için kullanmaları söylenir.
Sonra öğrenciler yapıtta görebildikleri her çizgi türünü gösterirler. Bu arada yapıta dokunmamaları konusunda tekrar uyarmalıyız.
"Bir sanat yapıtına bakmayı sürdürdüğünüzde gitgide daha fazla çizgi keşfettiniz mi? Bazen sorun çözmek ya da yeni şeyler görmek daha fazla zaman harcamayı ve daha fazla çalışmayı gerektirir. Yaratıcı insanlar başkaları vazgeçtikten çok sonra da denemeyi sürdürmeye çalışırlar." (Gartenhaus,2000:79-80)
***Bilgiler kaynak kitabımdan alıntıdır.***