Aslında bir mısır tanrıçası olan İsis, İsa’dan sonraki yüzyıllarda Yunan- Roma dünyasına gitmiş ve kişiliğinde birçok dişi tanrıları toplayarak bir süre tek tanrıça olarak tapım görmüştür.
Mısır efsanesine göre İsis kral tanrı Osiris’in kız kardeşi ve karısı, güneş tanrı Horus’un anasıdır. Karanlıklar tanrısı Set (Yun. Thypon) Osiris’i öldürünce İsis kocasını aramaya çıkar, bulur ve oğluna öcünü aldırtır (Osiris). Bu efsane işe Yunan myhtos’unda mevsimleri simgeleyen Adonis – Attis ya da Demeter – Kore efsaneleri arasında benzerlik olduğu gibi, başında ay taşıyan inek biçiminde imgelenen İsis’le İo arasında da bir ilişki kurulmuş, böylece zamanla İsis Yunen – Roma pantheonunda çok önemli bir yer almıştır. Yunanistan’ın İskender’den sonra Roma’nın Augustus zamanında Mısır’a açılması, puta taparlığın son demlerinde tek tanrıya ve özellikle tek bir ana ve bereket tanrıçasına mistik bir eğilimin baş göstermesiyle İsis, tıpkı ana tanrıça tipini simgeleyen Artemis – Hekate ya da Kybele gibi, toprak, toprak ürünleri, deniz ve yeraltı ülkesine egemen olup yaşamla ölümü elinde tutan, ayrıca büyü yoluyla doğa güçlerini yöneten bir tanrıça oluvermiştir. İsis’e özellikle Anadolu’da tapınıldığı Efes ve Bergama’da adını taşıyan tapınakların kalıntılarından da anlaşılmaktadır.
alıntı:mitoloji.info