Gönderen Konu: Çiçek öyküleri (Narkissos)  (Okunma sayısı 12797 defa)

0 Üye ve 3 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Çiçek öyküleri (Narkissos)
« : 22 Nisan 2011, 10:42:12 »


Yunanistan, güzel yabani çiçeklerle kaplı bir ülkedir. Dağlarının tepelerinde bile renk renk çiçekler büyür. Başka yerde olsa,göze bile çarpmazlar; ama o ülkede hangi vadiye,hangi otlağa,hangi kıra baksa yabani çiçekleri görür insan.

Eskiden de öyleydi. Mitologyada tanrıların,ırmakların,taşların yeri olur da çiçeklerin olmaz mı hiç? Eski Yunan'da yaşayanlar da o çiçeklere bakıp bakıp öyküler uydurmuşlardır;nasıl yaratıldıklarını,neden öyle güzel olduklarını uzun uzun anlatmışlardır.O öyküleri göklerde yaşayan ölümsüzlere bağladıklarını ayrıca belirtmek gerekmiyor tabii. Ölümlüleri büyüleyen yabani güzellikleri tanrılardan başka kim yaratabilir?

Narkissos'u(nergis) bir öyküye göre Zeus yaratmıştır.Kardeşi Hades'e yardım etmek isteyen gökler tanrısı,düşünmüş,taşınmış,yeni bir çiçek yaratarak Enna ovasına yerleştirmiştir.

O çiçeği ilk gören Demeter'in kızı Persephone oldu.Arkadaşlarıyla birlikte çiçek toplamaya çıkmıştı. Bir ara onlardan ayrıldı. O güne kadar görmediği bir çiçek ilişti gözüne.Zeus'un düşündüğü gibi davrandı,çiçeğe doğru ilerledi.Tam o anda yer yarıldı; kömür karası atların çektiği bir araba fırladı.Arabayı kullanan,yeraltı tanrısı Hades'ti;Persephone'yi yakalayarak ölüler ülkesine kaçırdı.

Narkissos için anlatılmış tek öykü bu değildir.Bir başka öykü de Narkissos'un yakışıklı,yürekler yakan bir delikanlı olduğu,dağ nymphelerinden Ekho'nun (yankı) da ona tutulduğu belirtilir.

Hera,kocasının nymphelerden biriyle düşüp kalktığından kuşkulanıyordu.Zeus'un sevgilisinin hangi nymphe olduğunu bilse,elinden geleni yapar,onu cezalandırırdı. Ama bilmiyordu. Öğrenmek için korulara indi bir gün. Koruda güzel Ekho,arkadaşlarıyla oturmuş konuşuyordu. Hera'nın geldiğini sezen nymphelerin hepsi kaçıştı; yalnız Ekho kaldı ortada.

Hera,"Zeus'un sevgilisi olsa olsa bu peridir," diye düşündü; sonra dilden dile dolaşan haksızlığını kullanarak onu cezalandırdı. Ekho,konuşamayacaktı artık; kendinden önce kim konuştuysa onun son kelimesini tekrarlayacaktı."İlk kelimeleri söyleyemeyeceksin" diye buyurdu Hera.

Ekho'ya zor geldi bu. Narkissos'u seviyordu. Hep onun arkasından gidiyor, peşinde dolaşıyor, ama ağzını açıp da tek kelime söyleyemiyordu. Bir gün,bir fırsat geçti eline. Narkissos,arkadaşlarına: "Kimse var mı burada?" diye seslendiğinde son kelimeyi sevinçle tekrarladı: "Burada.Burada." Ağaçların arkasında duruyordu; Narkissos göremedi onu. "Gel," diye bağırdı. Ekho'nun düşlerine giren kelimeydi bu. "Gel," dedi ve kollarını açarak ağaçların arasından çıktı. Nympheyi görünce pek şaşırdı Narkissos,kaçıp gitti.

Yüreğinden yaraladığı kızlardan biri,bir gün tanrılara yakararak Narkissos'un cezalandırılmasını istedi. Yüce tanrılar, "Başkalarını sevmeyen kendini sevsin," dediler ve katı yürekli delikanlının cezalandırılması işini,adı haklı öfke anlamına gelen tanrıça Nemesis'e bıraktılar.

Nemesis'in görevini yerine getirmesi uzun sürmedi. Narkissos susayıp da duru bir pınara eğilince,suda kendi yüzünü gördü. "Başkaları benim yüzümden ne acılar çekmiş,şimdi anlıyorum,""dedi. Kendime karşı olan sevgimle yanıyorum ben. Suda yansıyan bu güzelliğe nasıl erişebilirim? O güzelliği bırakamam da. Yalnız ölüm kurtarır beni."

Böylece,su kıyısında eriyip gitti Narkissos. Canı,ölüler ırmağını geçerken suya eğildi,son bir kere baktı yüzüne.

Nympheler,Narkissos kadar katı yürekli değillerdi. Ölü gövdesini aradılar onun,gömeceklerdi. Bulamadılar. Eridiği yerde güzel,yepyeni bir çiçek açmıştı. Sevdiklerinin adıyla adlandırdılar onu,Narkissos dediler.

Ekho'ya gelince...Narkissos,kendinden kaçalıberi mağaralara çekilmişti,dağlarda tek başına yaşıyordu. Hala da oralardadır. Kim yüksek sesle bir şey söylese,son kelimeyi tekrarlar.

Alıntı:Edith Hamilton (Mitologya)


İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #1 : 22 Nisan 2011, 10:44:16 »
Narkissos ile Ekho Efsanesinden

bazı parçalar


Ekho görünce Narkissos’u bir sessiz kırda dolaşırken
arzu sardı gönlünü, düştü gizlenerek izlerinin ardına:
bır çınarın ucuna sürülmüş yanıcı kükürt
beri getirilen alevi nasıl kaparsa
Ekho da yaklaştıkça ona daha yakından yanıyordu aşkla.
Kaç kere okşayıcı gözlerle ona sokulmak,
kaç kere yumuşak dileklerini ona sunmak istedi;
yaradılışı vermedi izin söze başlamaya,
bekleyebilirdi ancak sözleri ki onlara cevap yollayacak.

Bağırdı: “Orada kim var?”, “Var” diye cevap verdi yankı.

“Ölmek yeğdir” diye bağırıyordu “olacaksa senin her şeyim”.
Ekho başka bir şey söylemedi: “Senin her şeyim.”

Berrak bir pınar vardı, dalgalarında gümüşler oynaşır,
Ona ulaşan ne bir çoban, ne otlayan bir keçi, ne bir sürü,
Ne vahşi bir hayvan, ne ağaçtan düşen bir dal;
tek bir kuş bile yoktu onun sükununu bozan.
Çevresinde en yakın suyla beslenir bir çayır,
ve oranın güneş ışığıyla ısınmasına engel olan orman.
Pınar ve yerin güzelliği çeker onu kendine,
uzanır Narkissos av yorgunluğu ve sıcağın verdiği ağırlıkla yere,
Gidermek isterken susuzluğunu, artıyordu bir yandan susuzluğu;
içtikçe suya vuran güzelliğine hayran,
seviyordu tensiz bir hayali, vücut sanıyordu sulardakini
Donakaldı Paros mermerinden bir heykele benzeyen o aynı yüzle
kımıldamaksızın, bakıyordu kendine kendi şaşkın şaşkın...
Bilmeden kendini arzuluyor, severken onu kendini seviyor,
isterken kendini istiyordu, içini yakan ateşi tutuşturan da kendisiydi.
Kaç kere faydasız öpücükler sundu aldatan pınara...
Ellerini kaç kere daldırdı, boşa kavuştu kolları sularda.
Neyi gördüğünü bilmiyor, fakat yanıyordu onunla,
gözleri aldatan hayal onu coşturuyordu.

Anlıyorum, o benim, aldatmıyor beni artık hayalim.
Tutuşturan da ben, yanan da,
Kendime olan sevgimle yanıyorum.
Ne yapayım? İstemeyim mi? İsteyeyim mi?
İstenecek ne kaldı artık?
Beni yoksul ediyor varlığım;
arzuladığım benimle.
Ayrılabilsem vücudumdan; garip bir dilek seven için ama,
sevdiğim uzak olsa keşke. Kemirsin artık gücümü acı,
ve geldi son günleri ömrümün,
göçüyorum hayatımın baharında.
Ölüm gelmeyecek bana ağır dinecekse acılarım.
Sevdiğim daha ömürlü olsun dilerim.
Ve şimdi can verelim ikimiz bir solukta.


Şunlar oldu son sözleri gözlerini
ayırmadan sulara bakan Narkissos’un:
“Ey boş yere sevdiğim çocuk”; yer tekrar iletti dileklerini.
“Elveda” deyince o, bağırdı Ekho: “Elveda”.
Yorgun başını dayadı sık çayırlığa,
ölüm kapadı efendilerinin güzelliğine hayran gözlerini.
Hala bakıyordu kendine, yeraltına göçtükten sonra bile;
bakıyordu Styks sularına. Dövündüler bacıları Naiaslar
kesik saçlarını yanı başına koydular; dövündüler Dryaslar,
Ekho da katıldı onlara. Tam sedyeyi, odun yığınını,

titreyen meşaleleri
hazırladılar, vücut yoktu hiçbir yerde,
yerinde
sarı göbeğini
beyaz yaprakların kucakladığı bir çiçek buldular.



1944 yılı Tercüme Mecmuası
Ovidius çeviri Can Yücel
İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #2 : 22 Nisan 2011, 10:46:50 »

Echo and Narcissus


John William Waterhouse
İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı emin

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 3.183
  • Karizma Puanı: 1096
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #3 : 22 Nisan 2011, 10:59:04 »
paylaşım için teşekkürler.. yunanlar her şeyi efsaneleştirmiş öykü uydurmuş..+1 (borcum)

Çevrimdışı emin

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 3.183
  • Karizma Puanı: 1096
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #4 : 22 Nisan 2011, 11:02:48 »
Dolunay öğretmenim..moderatörlüğünüz hayırlı olsun..

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #5 : 22 Nisan 2011, 11:05:08 »
teşekkür ediyorum emin bey dilek ve yorumlarınız için.. 340a
İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı B૯ηбüL

  • Yönetim K.Ü
  • Uzman
  • *
  • İleti: 4.432
  • Karizma Puanı: 1631
    • seyfullah sünbül
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #6 : 22 Nisan 2011, 11:44:22 »
süper..teşekkürler dolunaycım ;) +1

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #7 : 22 Nisan 2011, 11:45:44 »
rica ederim... 570a 340a
İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı e.t.

  • elif
  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 5.099
  • Karizma Puanı: 1090
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #8 : 22 Nisan 2011, 16:35:45 »
teşekkürler dolunayım...yine çok güzel bir paylaşım...+1

Çevrimdışı emin

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 3.183
  • Karizma Puanı: 1096
Ynt: Çiçek öyküleri (Narkissos)
« Yanıtla #9 : 22 Nisan 2011, 18:32:22 »
+1..