A tipi renkli film 3400ºK renk ışısına sahip yapay aydınlatmaya dengelenmiş filmlerin genel adı.
Agrandizör: Negatiflerin kendi orjinal boyutlarından daha büyük boyutlarda basılabilmesini sağlayan optik araç
Ajitasyon: Kimyasal işlemler sırasında, duyarlı yüzeye sürekli olarak bozulmamış banyonun temas etmesini sağlayan yöntem; Bu yöntem özellikle film ve kağıtların gelişterme banyosunda bulundukları sırada ve saptama banyosunun (tesbit banyosu ya da fix) ilk birkaç dakikasında çok önemlidir. Üretici firmaların bu konudaki uyarılarına aynen uyulmalıdır.
Akromatik: "Kromatik" görüntü bozulmasına karşı gerekli düzeltme yapılmış olan objektif
Aktinik: Işığın herhangi bir madde üzerinde kimyasal ya da fiziksel değişim yaratabilme gücü; film üzerine düşen ışık duyarkatı oluşturan gümüş tuzlarının yapı değişikliğine uğramalarını, siyah metalik gümüşe dönüşerek görüntüyü oluşturma ayarını sağlamaktadır.
Aktinometre: Eski devirlerde kullanılmakta olan bir tür ışıkölçere verilen ad.
Akutans: Görüntü keskinliğinin ölçüsüdür.Görüntüyü oluşturan yoğunluk bölgelerindeki sınırların eğim açısının darlığı görüntünün kesinlik derecesini belirler. Bu açı büyüdükçe görüntü keskinliğe kaybolur.
Alan Derinliği: Üzerinde odaklama yapılan cismen önünde ve arkasında oluşan seçik alandır. Bu alan cismin önünde 1/3, arkasında ise 2/3 oranında oluşur.
Alan derinliğinin darlığını ya da genişliğini etkileyen üç öge, objektifin odak uzunluğu, kullanılan diyaframın açıklığı, ve cismin fotoğraf makinasına olan uzaklığıdır.
Anamorfik Objektif: Geniş bir görüş açısındaki görüntüyü sıkıştırarak belirli bir çerçeveye sığdıran objektif türü; Sinemaskop filmler de bu objektiflerle çekilmektedirler. Daha sonra göstericiye takılan bir parça ile görüntünün yayılması sağlamakta ve tüm perdeye kaplamaktadır.
Anti Halo Tabakası: Filmlerin arka yüzeylerine sürülen ve taşıyıcı taban ya da fotoğraf makinasının arka kısmından yansıxxxxx yeniden filme dönüp "halelenme"ye neden olan ışığı emerek yok eden boyalı katman.
Aplanat: Küresel görüntü bozulmasına karşı gerekli düzeltme yapılmış olan objektifler
Aperture: Diyafram
Fotoğraf makinesi objektifinin önünde yer alan, algılayıcı (sensöre) ya da filme ne kadar ışık düşeceğini kontrol eden, yapraklardan oluşmuş düzenektir. Objektiften girecek ışığın derecesini kullanıcı belirleme şansına sahiptir ve bu "f" rakamlarıyla ayarlanır.
Autofocus: Otomatik netleme[/b]
Algılayıcı'ya gelen ışığın aşamalarını otomatik olarak ölçerek, odaklamayı ya da netlemeyi gerçekleştiren sisteme verilen ad.
APS film:[/b] Advanced Photo System (gelişmiş fotoğraf sistemi) anlamına gelen "akıllı" bir film türüdür. Fotoğrafı üç değişik şekilde (geleneksel oran, geniş oran ve panaromik) olarak çekim olanağı sağlayan ve bunları film yüzeyine işleyebilen bir sistemdir. Filmi basım işleminden sonra minilab otomatik olarak tekrar kasedinin içine sarar. Ayrıca bu filmler fotoğraf makinesine yerleştirildiğinde makine otomatik olarak en son kareden (kullanılmamış ise ilk kareye gelecek şekilde) filmi kullanıma hazır hale getirir. Ancak oldukça düşük kalitede çekim yapabilirler. Amaçlanan özellikle anı fotoğrafına yönelen insanlara daha kolay ve pratik bir alternatif sunmak olsa da, filme gereksinim duymayan ve daha pratik dijital makinelerin çıkışıyla beraber kullanımı yaygınlaşmamıştır
Ark Lambası: Fotoğrafçılıkta aydınlatma amacıyla kullanılan, iki karbon çubuğun birbirinden diğerine elektrik atlaması ilkesine göre çalışan bir aydınlatma kaynağı türü.
ASA: Filmlerin ışığa karşı duyarlılıklarını belirleyen Amerikan standartlarına uygun ölçü birimi; (ASA-American Standarts Association) ASA değeri büyüdükçe filmin ışığa karşı duyarlılığı da artar.
Asetat Taban: Filmlerde ışığa karşı duyarlı katmanın üzerine sürüldüğü, selüloz asetat'tan yapılmış, yanmaz ve saydam taşıyıcı taban katmanı.
Asetik Asit: Ara banyonun (durdurma banyosu) hazırlanmasında kullanılan asit özelikli madde.
Atmosferik: Perspektif Atmosferde oluşan sis ve pus gibi meteorolojik olayların fotoğrafta yarattığı uzaklık ya da derinlik duygusu; sis ve pus havada zaten varolan ve tüm filmlerin aşırı derecede duyarlı oldukları morötesi ışınları olağanüstü derecede artırır. Bu ise duyarkat üzerinde genel bir yoğunluk yaratır. Sonuçta çekime konu olan cisimler uzakta, silik, ayrıntıdan yoksun ve belli belirsiz görülürler.
Aynalı Objektif: Yapılışında çeşitli aynaların kullanıldığı objektif türü; Bunlar "katadioptirik" objektifler olarak da anılırlar. Çok büyük odak uzunluklarına, objektifin gövdesini uzatmadan sağlarlar.
___________________
Balık Gözü Objektif: Çoğu zaman görüş açısı 100ºnin üzerindeki geniş açılı (çok kısa odak uzunluklu) objektiflere verilen genel ad. Bu objektiflerin kimileriyle 180º görüş açısı elde edilebilmektedir. Bu tür objektiflerin verdikleri görüntüde ise aşırı bir görüntü bozulması (dairesel görüntü) söz konusudur.
Banyo: Filmlerde ya da kağıtlarda oluşturulan gizli görüntüyü görülebilir kılmak, geliştirme banyosunun kimyasal işleminin sona ermesini sağlamak ve ışık görmemiş olan gümüş bromür zerreciklerini kendi içine alarak filmin saydamlaşmasını ve ışıktan etkilenme özelliğini yok etmek ve benzeri daha bir çok işlemi yapmak için kullanılan çeşitli kimyasal bileşimler
Barit: Kağıt ve diğer lifli malzemelerden yapılmış olan fotograf kağıtlarında duyarlı katmanın emilmesini önlemek için kullanılan kaplama. Bu kaplama baryum sülfattan yapılmaktadır.
Bindirme: İki ya da daha fazla görüntünün birbiri üzerine bindirilerek, başka bir deyişle farklı filmlerdeki farkı görüntülerin aynı kağıt üzerinde birleştirilerek kullanılması
Bit: Binary Digit
Hafızanın en küçük birimi. Dijital kavram olarak “0” ve “1”i ifade eden "binary" ve "digit" kelimelerinin kısaltmasıdır.
Bromür Kağıdı: En yaygın olarak kullanılmakta olan fotoğraf kağıdı türüdür. Duyarlı katmanın gümüş bromürden (AgBr) yapılmış olduğunu belirtir.
___________________
C Harfi
Camera Obscura: Ön yüzünde küçük bir delik bulunan (önceleri karanlık odalara ancak daha sonra) kutulara verilen addır. İlk kullanım amacı ay tutulmasını izlemek olan camera obscura, daha sonra ilk fotoğraf makinesine giden yolda çok önemli bir köşe taşıdır.
Compact: Kompakt fotoğraflar makinelerine verilen addır. Bu makineler netlik, ışık, alan derinliği gibi detaylarla uğraşmak istemeyen ve genellikle anı fotoğrafı çekmek isteyen kullanıcılar için üretilirler. Bu makinelerde, SLR makinelerin aksine, filmin ışık alacağı lens ile vizör ayrıdır. Genellikle filmin ışık alacağı lens sabittir. Vizör lensin hemen üzerinde yer alır. Ancak bu aradaki ufak fark paralaks hatasına yol açar.
CCD (Charged Coupled Device)
CCD, Bir fotoğraf makinesinin görüntü algılayıcısıdır. CCD yani "charged-coupled device" Türkçe'ye çevrildiğinde “birleştirilmiş-yüklü cihaz “anlamına gelir. Makinenin kalbi olan CCD, renk ve ışık bilgilerini tutarak bu bilgileri sayısal veri ya da piksellere dönüştüren aygıttır.
Contrast: Zıtlık
Kontrast. Bir görüntüdeki parlaklık değişim miktarının ölçümüdür. Kontrast kontrolü dijital fotoğrafçılıkta önemlidir. Dijital makinelerde kontrastlık doğal nesne kontrastlığından, nesnenin ışığının oranı, lens faktörü ve algılayıcıya gelen yeşil tonun miktarına göre değişir.
___________________
D Harfi
Diyafram: Fotoğraf makinelerinde diyafram, objektife girecek ışığın miktarını belirlemeye yarar. Compact makinelerde genellikle sabit olarak bulunur. Şu anda genellikle yaprak biçimli olanları kullanılmaktadır. Objektiflerin ışık geçirme gücü f ile ifade edilir. En çok kullanılan değer sistemi f 1, 1.4, 2.8, 4, 5.6, 8, 11, 16, 22 ile gösterilen sistemdir. Bu değerler arttıkça diyafram kısılmış olur. Kısılan diyaframlarda alan derinliği artar.
Dolgu flaş: Genellikle gölgeleri yumuşatmak için ana ışık kaynağına ek olarak kullanılan flaşlara verilen addır.
Diopter (Diopter correction)
Bazı fotoğraf makinelerinin vizörünün hemen yanında bulunan göz ayarıdır.
DPI (Dots Per Inch)
Bir fotoğrafı meydana getiren "bir inçteki noktaların" (dots per inch- DPI) sayısını ifade eder. DPI daha çok baskıda kullanılan bir terimdir.
___________________
F Harfi
f: Diyaframlarla belirlenen ve objektifin ışık gücünü gösteren ifadedir. ( f 1, f 1.4, f 2.8, f 4, f 5.6, f 8, f 11, f 16, f 22 gibi).
Fotograf: Işıkla yazmak.
M Harfi
Minilab: Filmlerin seri bir şekilde yıkanıp basılması işlemini gerçekleştirmek amacıyla geliştirilen makinelere verilen addır. Geleneksel olarak karanlık odada yapılan işlemi daha küçük bir alana sıkıştırdığı için bu ad verilmiştir. Günümüzde, film banyosu ve baskısının yanında, her türlü dijital kaynaktan baskı yapabilmektedirler. Hayır bi gün aya bile çıkabilirler o denli teknolojik.
Matrix Array
Matrix Area (alan) ya da Single (tek) Matrix, tam renkli görüntüleri anında elde edebilen CCD'lerdir. Pikseller RGB filtreleri tarafından örtülür. Bazı matrixlerde yeşil renk kırmızı ve maviye göre daha çoktur ve bu sayede daha detaylı görüntü elde edilir. Çünkü insan gözü yeşil renge daha duyarlıdır. Karışık RGB filtrelerinin kötü noktası çözünürlüğün azalmasıdır, çünkü alanın üç ya da dört elementi bir piksel için kullanılır.
P Harfi
Panaromik: Genellikle 180-360 derece görüş açısına sahip fotoğraf makinelerine ve bu makinelerden elde edilen fotoğraflara verilen addır. Panaromik makinelerin objektifleri sağdan sola hareket ederek görüntüyü tararlar. Bu objektiflerin arkasında ince bir yarık bulunur ve bu yarıktan giren ışık filmi objektifin hareketi sayesinde tarar ve böylece geniş alanların fotoğrafları elde edilir.
Paralaks: Çift lensli objektiflerde paralaks hatası görülür. Bu makinelerde filmin yüzeyinde görüntüyü oluşturacak ışığın geçtiği lens ile vizör ayrı olduğundan vizörden görülen görüntü alanı ile filmin üzerine duşen alan arasında bir fark oluşur. Bu farktan dolayı görülen görüntü tam olarak filme yansımaz. Bu hata fotoğrafı çekilen obje yaklaştıkça artar. SLRlerde görülmez.
Pixel (Picture Element)
Pixel, bir dijital görüntünün ya da algılayıcının en küçük öğesidir. Çözünürlüğü ve fotoğraf boyutunu ölçmede de kullanılır.
S Harfi
SLR: Tek lens kullanan ve refleks vizörlü makinelerin genel adıdır. Bu makinelerde, tek bir lens bulunur yani vizör ile filmin ışığı alacağı lens aynıdır. Konuya vizörden bakarken aradaki bir ayna, ışığı vizöre yansıtır. Deklanşöre basıldığı anda bu ayna yukarı doğru kalkar ve film gereken süre kadar ışık aldıktan sonra tekrar iner. Bu sayede paralaks hatası görülmez.
Sharpen
Daha keskin odak görünümü için görüntü işleme programına bir görüntü –düzeltme filtresi uygulanmasıdır.
SLR - Single Lens Reflex
Tek objektifli refleks kamera için kullanılan bir terimdir.
Spot metering
Nokta Ölçüm Nokta ölçüm bir pozlama çeşididir. Bu pozlamada, kadrajlanan alandaki tek küçük bir noktayı hesaplayarak pozlama yapılır. Bu sistem dikkatli ve doğru kullanıldığında, çekilen alanın iyi pozlanmasını diğer alanların ise aşırı ya da az pozlanmasını sağlayarak dikkat çekici bir görüntü elde edilmesini sağlar.
___________________
TTL (Through The Lens )
Fotoğraf makinesinin içinde ışığa duyarlı bir mekanizmanın, lensten geçen ışığın pozlanma süresini ölçmesidir. Otomatik odaklama ve pozlamadan bahsedilirken işlemin optikte fiziksel olarak gerçekleştiği anlamındadır
metalized'in:
konuları ve mesajları
V Harfi
Vizör: Fotoğraf makinesinde konuya baktığımız yerdir. SLR fotoğraf makinelerinde objektiften geçip aynadan yansıyan görüntüyü ulaştırır. compact makinelerde ise, objektiften bağımsız olduğu için paralaks hatası oluşur.
White Balance
Birçok video sistemi "beyaz ayarı" kullanır ki bu da ortam ışığından kaynaklanan olası renk sorunlarını ortadan kaldırır. Beyaz ayarında renk dengesi şu sistemi varsayar; normal durumda eğer bir beyaz nesnenin beyaz gözükmesi sağlanıyorsa, diğer kalan renkler de istendiği gibi gözükebilir. Eğer orijinal ışık doğru renk ısısına(günışığı) yakın değilse, beyaz ayarı beyazı diğer renklerden sağlar. Profesyonel fotoğraf makinelerinde de beyaz ayarı mevcuttur.