GÖRME YETERSİZLİĞİ OLAN BİREYLERİN
EĞİTİMİ
Görme yetersizliği olan çocuk ya kördür ya da az görendir. Kör demek, çocuğun uzak yada yakından hiçbir şeyi görmemesi anlamına gelmektedir. Az gören ise çocuğun çevresinde bulunan şeylerin yakınına giderek ya da gözüne getirerek kısmen fark etmesi anlamına gelmektedir. Az gören çocuk, nesneleri kesin olarak fark edememektedir. Ancak karartı halinde gölgeler şeklinde görmektedir.
Görme engelinin oluşmasında çok çeşitli nedenler vardır. Görme engeli irsi olabilir ve soydan soya geçebilir. Ancak bu duruma sık sık rastlanmamaktadır. Annenin hamileliği sırasında da görme engeli ortaya çıkabilir. Hamilelik sırasında anne kızamıkçık gibi ateşli hastalıklara yakalandığında, bazı ilaçlar alındığında ve röntgen ışınlarına maruz kaldığında körlük yada görme güçlüğü olabilir. Doğumun güç olması da bebeğin görme engelli olmasına neden olabilir. Doğum sonrasında geçirilen ateşli hastalıklar, kazalar ve zehirlenmeler görme engeline yol açabilir.
Görme güçlüğünün ne kadar erken farkına varılabilirse tedavi edilme imkanı artar. Tedavi edilmesi mümkün olmadığında da, erken eğitim önlemleriyle çocuğun daha olumlu hayat sürmesi mümkün olabilir.
Görme yetersizliği olan çocukları fark etmede birçok ipuçları vardır:
Gözlerinin önünde bulunan ilgi çekici eşyaları takip edememe ya da farkına varamama
Uzun süre aynı yere bakma
Farklı bir şekilde gözlerini döndürme
Sık sık gözlerini ovma ve kaşıma
Gözlerini ışıktan kaçırma ve gözlerinde titreme
Sağa sola amaçsız uzanma ve sık sık düşme
Renkli bir resmin renklerini ayıramama
Gözlerde kızarma ve yaşarma
Gözlerinin ortasında bulanıklık ve ışık geldiğinde parlama
Görme Güçlüğü Olan Çocuk Neden Öğrenme Güçlükleriyle Karşı Karşıya Kalır?
Görme güçlüğü olan çocuk hiç göremiyorsa, bedenini nasıl kullanacağını öğrenmede güçlükleri olabilir.
Bu güçlük, diğer insanların bazı şeyleri yaparken vücutlarını nasıl hareket ettirdiklerini görememesinden kaynaklanmaktadır.
Görme güçlüğü olan çocuk,
Diğer insanların parmaklarını nasıl kullandıklarını, dokunduklarını, aldıklarını ve tutuklarını görememektedir.
Diğer çocukların nasıl oynadıklarını görememektedir.
Diğer insanların nasıl yemek yediklerini görememektedir.
Diğer insanların tuvalette nasıl temizlendiklerini ve lavaboyu nasıl kullandıklarını görememektedir.
Görme güçlüğü olan çocuğun, iletişimde bulunurken yüz ifadesini değiştirmede ve ellerini kollarını hareket ettirmede güçlükleri olabilir. Çünkü çocuk diğer insanların yüz ifadesinin nasıl değiştiğini ve ellerini kollarını nasıl hareket ettirdiklerini görememektedir.
Görme güçlüğü olan çocuklar göremedikleri için,diğer çocukların görerek öğrendikleri ve anladıklarını anlayabilmeleri için yardıma ihtiyaçları vardır.
GÖRME GÜÇLÜĞÜ OLAN ÇOCUKLARIN ÖĞRENMELERİNE NASIL YARDIM EDİLİR?
Çocuk hiç görmüyorsa, onun yaşıtlarının yapmış olduğu faaliyetleri siz de bu çocuklarla birlikte yaparak çocuğun yetişmesine katkıda bulunabilirsiniz.
Çocuk eğer çok az görüyorsa, onun görmesinden yararlanarak akranlarının yaptıklarını yaptırarak yetişmesine katkıda bulunabilirsiniz.
Görme güçlüğü olan çocuklar öğrenirken nesnelere dokunur, nesnelerin çıkardıkları sesleri dinler, koklar ve tatlarına bakar.
Çocuğun öğrenebilmesi için dokunması ,işitmesi,koklaması ve tat alması mutlaka faaliyete geçirilmelidir .Çocuğun çevresini ve nesneleri öğrenebilmesi için ,diğer duyu organları kullanmasına mutlaka fırsat verilmelidir.
Diğer duyu organlarını kullanarak çocuğun yeni şeyler öğrenmesi mutlaka cesaretlendirilmelidir
Sizin için ve diğer çocukların yapabilmeleri bakımından önemli görülmeyen şeyleri öğrenme çabaları mutlaka desteklenmelidir. Yeni bir şey yaptığında ya da yapmayı öğrendiğinde ,mutlaka mutlu olduğunuzu fark etmesini sağlayınız
Çocuk mutlu olduğunuzu sesinizin tonundan ya da kullandığınız kelimelerden anlamalıdır.
GÖRME GÜÇLÜĞÜ OLAN ÇOCUK İÇİN SINIFI NASIL DÜZENLEMELİYİZ ?
Mobilya, çiçek saksısı gibi eşyaların yerlerini sabit tutabilirsiniz.Yerleri sabit olan eşyaların dışında yaptığınızı değişiklikleri her defasında göstermeli ve yerlerini öğretmelisiniz.
Kırılacak ve dökülecek eşyalar ayak altında bırakılmamalıdır. Yeni konular eşyalar ve yerleri her defasında çocuğa söylemelidir.
Eğer çocuk az gören ise,oturma ve çalışması sırasında ışığın doğrudan gözüne gelmemesine ve ışığın kırılarak gözüne yansımasına özen gösterilmelidir.
Elektrik kablosu ve benzeri eşyalara çocuk takılarak düşebilir. Bu gibi eşyalar kapı üstlerinden geçirilmelidir.
Sınıf çevresini ve nesneleri nasıl öğrenir?
Görme yetersizliği olan çocuğun çevresinin farkına varması, görenlerin çevreyi farkına varmalarından farklı olmaktadır.Bu nedenle,görme yetersizliği olan çocuğun çevresinin farkına varabilmesine için yeni yöntemlere yer vermesi gerekir.Görerek çevresini tanıma yerine işiterek, dokunarak ve koklayarak çevresinin farkına varması beklenir.Görme yetersizliği olan çocuk çevresini dokunarak tanımaya başlar.
Dokunarak Çevresini ve Nesneleri Öğrenme
Görme yetersizliği olan çocuk sınıfta eşyaların tümünü elleriyle yoklayarak tanımalıdır.Eşyalar tanıtılırken gerçek adları söylenerek tanıtılmalıdır.
Zaman zaman çocuğun dokunma duyarlılığını geliştirmek için parmak uçlarıyla hissedeceği işler verilmelidir. Örneğin, küçük düğmeleri nohut ve mercimeği çocuğun dokunmasını sağladıktan sonra karıştırınız ve daha sonra çocuktan parmak uçlarıyla dokunarak birbirinden ayırmasını isteyiniz. Kibrit çöplerini tanıtınız ve onları boşalttıktan ve kibritleri tanıttıktan sonra tekrar kutuya koymasını isteyiniz. Ayrıca değişik kağıt ve kumaş parçalarını yoklayarak birbirinden ayrılmalarını isteyerek, dokunarak farklı yapıdaki nesneleri ayırma ve dokunma duyarlılıklarını geliştirebilirsiniz.
Onun elleriyle çevresinde onları yoklamasına fırsat vererek çevreyi nasıl araştıracağına yardımcı olabilirsiniz.
Çocuğun çevresinde yer alan nesneleri tanıması sırasında, başlangıçta elinizi çocuğun eli üzerine koyarak çevreyi ve nesneleri tanıtınız. Örneğin, eliniz eli üzerinde olacak şekilde, hareket eden nesne ve hayvanların nasıl hareket ettiğini hissetmesini, birlikte inceleyerek yardım etmiş oluşursunuz.
Çocuğa tutabileceği nesneleri veriniz. Bu sırada tutmakta olduğu nesnenin ne olduğu, neye benzediğini ve nasıl kullanıldığını açıklayınız.
Çocuğun çevresinde bulunan eşyaları iyi tanıyabilmesi için bu eşyaların özelliklerini ayrıntılı olarak anlatılması gerekir. Eğer, görsel uyaranların yerine işitsel ve dokunsal uyaranlar olacak olursa, gerilemeler önlenmiş olabilir. Görme güçlüğü olan çocuk için bir başka güçlük de, nesne hakkında pek çok şeyi bilmesine rağmen hiç elinde tutmamış olmasıdır. Okula başlamakta olan çocuklar, isimlendirdikleri nesnelerin şekli ve yapısı hakkında hiçbir fikir sahibi olmayabilir. Bu durum daha çok nesneleri öğrenirken, o nesneleri öğrenirken elleriyle yoklamamasından kaynaklanmaktadır. Dille ilgili yaşantılar somut nesnelerle birleştirilerek sunulmalıdır. Kavramların bilgilerin becerilerin kazanılmasında, dokunma, işitme, koklama ve tatma duygularından birlikte yararlandırılmalıdır.
Birçok çocuk öğretmenine yardım etmekten hoşlanır. Böyle durumlarda çocuğu azarlamayınız. Tam tersine yardım etmesinden memnun olduğunuzu belirtin ve sizi yardımcı olmasını isteyiniz. Böylece öğrencinize kendi başının çaresine bakmayı öğretmeye başlamış olursunuz.
Sınıfta ses çıkaran ya da rüzgar geldiğinde ses çıkaran şeyler gibi işaretler kullanarak çocuğun sınıf içinde yönünü bulmayı öğretebilirsiniz ve çocuğun sınıf içinde serbestçe dolaşmasına ve yön bulmasına katkı sağlamış olursunuz.
Görme güçlüğü olan çocuklar ani bir ses duyduklarında irkilirler, korkarlar. Görenler ses kaynaklarını görmeleri nedeniyle, her ses kendileri için ani ses özelliğinde olmadığı için daha az irkiliyor ve korkuyordur. Bu nedenle, ses çıkaran aletleri çalıştırmadan önce çocuğu haberdar ediniz.
Çocuk zamanla nesnelere çarpmaktan korktuğu için gezinmekten yada hareket etmekten kaçınabilir. Çocuğa kollarından birini yüzünün önünde, diğerini karın civarında tutmasını söyleyiniz. Böylece yürürken kollarının kendisini koruyacağını gösteriniz. Zamanla kendi başına hareket etmekten daha az korkacaktır. Çocuk eğilip doğrulurken kafasını sandalye ve masa gibi eşyalara çarpmaması için bir elini yüzünün önünde hafifçe eğik bir şekilde tutmasını gösterilerek başını eğik bir şekilde tutması öğretilebilir.
Dilsel İfadenin Gelişimi
Sınıfta hangi sesin kime ait olduğunu kazandırmak için konuşanın kim olduğunu söylememiz yeterli olacaktır.
Trafiğin, rüzgarın, ateşin yanması ve suyun akması gibi diğer sesleri dinlemesine dikkatini çekiniz ve bu sesleri ve özeliklerini açıklayınız .Böylece çocuğun çevresini tanımasına yardım etmiş olursunuz.
Çocuk nesneleri göremediğinden, onların adlarını kolayca öğrenemez. Bu nedenle bazı sözcükleri bilse bile, anlamlarını bilemeye bilir. Nesnelere eleriyle dokunarak, yoklayarak, koklayarak, ya da seslerini işiterek tanıtıldığında, kelimelerin anlam kazanmasına yardımcı olunabilir.
Sınıfta görme güçlüğü olan çocukla konuşurken, adını söylerseniz, kendisiyle konuşulduğunu anlayabilir.
Sınıfta görme güçlüğü olan çocuktan dileklerinizi ‘şunu bana ver’, ‘işte orada’ gibi görmeye dayalı cümlelerle ifade etmek yerine, ‘ sağ ayağımın yanında duran küpü bul’ ve ‘masanın sağ üst köşesinde duruyor’ gibi cümlelerle ifade edersiniz, çocuğun dilinin gelişmesine ve bağımsız bir şekilde nesneleri bulmasına yardım etmiş olursunuz.
Çocuğun dikkatli olması gerektiğinde, tehlike durumunda ve mutlu olduğunuzda, sesinizi farklı biçimlerde kullanın. Daha sonra ise çocuk ses tonlarına dikkat ederek bu ortamları ayırabilecektir.
Tamamen görmeyen çocuğun konuşması, görsel yaşantıların olmaması nedeniyle uyarılmıyor olabilir. Eğer nesne görülmeyecek olursa, onu arzulamaya, isimlendirmeye ve istemeye gerek kalmaz.
Her kelimeyi canlandırmak olası olmayabilir. Bu durumlarda özel açıklamalar yeterli olmayabilir. El sallama ve onaylama gibi durumların açıklanması sırasında, elle kafayla yapılan harekete ek olarak vücudun pozisyonuyla uyum olmasına da dikkat edilmelidir.
Görme güçlüğü olan çocuklarla görenler arasında yaşamlarını bir arada sürdürmeleri nedeniyle dokunurken, ‘görebiliyorum’ ve ‘görme’, ‘görünüm’ gibi kelimeleri kullanmaları engellenmemelidir. Göremiyor bile olsa renklerin adlarını ve çimenin yeşil, gökyüzünün mavi olduğunu öğrenmesinin bir sakıncası yoktur.
Tüm çocuklar öykü okunmasını ve anlatılmasını severler. Öykü gurubunda olduğu zamanlar, görme engelli çocuğun çok hoşuna gideceği gibi, dilinin gelişmesine katkısı olur. Eğer çocuk anlatılanı anlamaz ve size sorular sorar ise hiç kızmadan sabırlı bir şekilde açıklayınız ve sorularını cevaplayınız. Resim ve şekilleri parmaklarıyla dokunarak tanımalarını sağlayınız.
Ayrıca çıkan seslerin nerelerden kaynaklandığını dokunmasına ya da görmesine imkan vererek gösteriniz.
Görme Güçlüğü Olan Çocuğa Beceriler Nasıl Öğretilir?
Çocuk hiç görmüyorsa, onunla birlikte yaparak ona becerileri kazandırınız.
Çocuk çok az görüyorsa, görmesinden yararlanarak becerilerini kazandırınız.
Görme Güçlüğü Olan Çocuğu Beceriler Öğretilirken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Çocuğun neyi ne kadar yapabildiğine mutlaka bakınız, gözleyiniz.
Bağımsız olarak yapabildiği beceriler varsa, nasıl yapabildiğine bakınız. Bundan sonra yapacağı becerileri öğretirken bunlardan yararlanabilirsiniz. Bağımsız olarak becerileri yapmasını teşvik ediniz, zaman ve fırsat veriniz.
Çocuğa değişik beceri ve işleri öğretirken mutlaka gözleyin. Beceri ya da işi ne kadar yapabildiğini belirleyerek, bağımsız olarak yapamadığı yerlerde sadece yardım edin.
Çocuğa sadece her defasında bir beceriyi ya da bu becerinin sadece bir bölümünü öğretmeyi deneyin. Önceki beceri ya da becerinin kolay bölümü tamamen öğrenildiğinde, becerinin izleyen güç bölümünü öğretmeye geçiniz.
Mutlaka çocuğa kolay geleceğini düşündüğünüz becerinin öğretiminden işe başlayınız.
Nasıl Öğretilir?
Kazandırmak istediğiniz beceriyi çocuğun nasıl yapacağını ilk olarak düşününüz. Bu beceri ya da işi sonra nasıl yapabileceğini sözel olarak açıklayınız.
Sonra beceri ya da işi ona anlatırken, beceriyi birlikte yaparak nasıl yapılacağını gösteriniz. Çocuk sizi dinlerken yapmış olduğu beceriyi de parmaklarıyla yoklamasına her defasında izin ve fırsat veriniz.
Daha sonra çocuktan bu beceriyi kendi başına yapmasını isteyiniz. Yardım etmeden yapabildiği kadar yapmasına izin veriniz. Yapamadığı bölümleri birlikte yaparken, çocuğun eli elinizin üstünde olsun ve yaptıklarınızı açıklayın.
Çocuk beceriyi tamamlayabildiğinde, mutlu olduğunuzu hissettirin. Daha önce yapamadığı bir becerinin bir bölümünü yapabildiğinde yine hoşnut olduğunuzu belirtiniz.
Beceri ya da işi her defasında, her zaman yaptığınız şekilde yapınız.
Becerileri kendi başına yapabilmesi, sizin gittikçe daha az yardım etmenize bağlıdır. Ancak çok fazla yardıma ihtiyacı olduğunda ellerinizin üstüne koyduktan sonra beceriyi tamamlayınız.
Becerilerin öğretimi beceriyi tamamen kendi başına yapabildiğinde tamamlanmış olur.
Görme Güçlüğü Olan Öğrenciler Derslerde Kullanılan Araç-Gereçlerden Nasıl Yararlanır?
Öncelikle sınıf panosuna asacağınız yazılı materyallerin (mevsim şeridi, tarih şeridi vb.) büyük puntolu yazılarla ve kolayca fark edilebilecek renklerle hazırlanması yararlıdır. Şayet engelli çocuk normal yazıyı göremiyorsa o takdirde sınıf panosuna braille yazı ile hazırlanmış materyallerin hazırlanması yerinde olacaktır. Bu arada sınıfınızda kurulacak doğa köşesi gibi bölümlerde resimlerin yanı sıra nesnelerin asıllarının modellerinin sergilenmesi iyi olur.
Dokunma yoluyla yararlanılamayacak araç-gerecin sesiyle, kokusuyla, ağırlığıyla görme engelli çocuğa tanıtılması gerekir. Çocuklar ders araçlarıyla çalışırken onlara diğerlerinden biraz daha fazla zaman vermelisiniz. Bu araçlardan tehlikeli olanlar varsa, onlar hakkında gerekli uyarılarda bulunmalısınız. Kullandığınız araç ne olursa olsun, görme engelli çocuğun bu araçların sağladığı yararları anlayıp anlamadıklarını kontrol etmelisiniz.
Hayat bilgisi, fen bilgisi ve sosyal bilgiler gibi derslerde konularla ilgili olarak düzenlenecek gezilerde özellikle müzelerden görme engellilerin bazı eserlere katılmaları mümkün olmayabilir. Bu durumda konu ile ilgili bilgiler sözlü olarak verilmeli şayet varsa sergilenen eserlerin modellerinden yararlanmaları sağlanmalıdır.
Güneş sistemini tanırken bir kağıdın ortasına yapıştıracağınız küçük bir boncuğu güneş kabul ederek yörüngeleri belirlemek için ip halkalar kullanabilirsiniz. Bu halkaların üzerine de daha küçük boncuklar yapıştırarak diğer gezegenleri tanıtabilirsiniz.
Sınıfta bazı deneyler yapılırken şayet deney sürecini elle izlemek mümkün olamıyorsa bu gibi deneyler görme engellilere ses, koku veya ısı gibi ip uçlarından yararlanılarak sezdirilebilir. Örneğin, suyun nasıl donduğunu gözlemek üzere engelli çocuğa kışın uygun bir gününde görev veriniz. Suyun donmasının geceleyin daha kolay olacağını, zira geceleri ısının daha düşük olacağını anlatınız. Çocuğun uygun bir kapla dışarıya bıraktığı suyun nasıl donduğunu sınıfta anlatmasını isteyiniz.
Görme Güçlüğü Olan Çocuklara Türkçe Derslerinde Neler Yapabiliriz?
Hangi düzeyde olursa olsun görme engelli çocukların Türkçe dersi etkinliklerini gören çocuklardan çok büyük farklılıklar göstermediğini unutmayınız. Türkçe dersi öğretimi içerisinde yer vereceğiniz dinleme, anlama, okuma, yazma, sesli ve sessiz okuma ana dilini etkili şekilde öğrenme ve konuşma, yazılı ve sözlü ifade ile dil bilgisi konularında görme engelli çocuklarla diğer çocukların öğrendikleri şeyleri öğrenmek durumundadır.
Okuma yazma etkinlikleri için görme engelliler özel araç-gereçler ve öğrenim teknikleri kullanılır. Bu kitaplar özel braille alfabesi ile yazılarak hazırlanmıştır. Görme engelliler öğrendiklerinin önemli bir bölümünü dinleme yoluyla kazanırlar. Bu bakımdan Türkçe derslerinde görme engellilere öncelikle uygun dinleme teknikleri kazandırmalısınız. Yaşlarının elverdiği ölçüde dikkatlerini belli bir alanda tutmalarına yardımcı olmalısınız. Bu öğrencileri en ön sıraya oturtmalı, böylelikle öğretmeni ve tahtaya kalkan öğrencilerin söyledikler her şeyi duymalarına ve anlamalarına yardımcı olursunuz. Ön sırada oturan görme engelli çocuk duyduğu seslerden sizin tahtaya bir şey yazdığınızı sezer ve bir şey sorabilir. Görme engelli çocuklara uygun dinleme alışkanlığı kazandırılmasında ve dikkat sürelerinin arttırılmasında kendilerine işlenmekte olan konularla ilgili sık sık sorular sormanız ve ayrıca bazı kısa tekrarlar yaptırmanız onları daima uyanık tutacaktır. Sınıfta görme engelli öğrenciye bir konu anlattırırken onu mutlaka tahtaya kaldırmaya özen gösteriniz. Çünkü tahtaya kalkmak çocuğa ayrı bir güven duygusu verecektir.
Görme Güçlüğü Olan Öğrencilere Matematik Dersini Nasıl Öğretebiliriz:
Sınıfınızda bulunan gören çocukların çoğu okula başladıklarında sayısal bakımdan bazı kavramları biliyor olabilirler. Görme engelli öğrencinizde de bu kavramlar bir dereceye kadar mevcut olabilir. Ancak en iyisi yine de tüm çocukların temel sayısal bilgilerini kontrol ederken görme engelli öğrencinizin de okula gelmeden önce edinmiş olabileceği sayılarla ilgili temel becerilerini kontrol ediniz. Zira görme engelli, diğer birçok alanda olduğu gibi bu alanda da ihmal edilmiş olabilir. Öğreteceğiniz matematik bilgilerini görme engelli çocuğun önceki bilgilerin üzerine bina edileceği açıktır. Öncelikle sayıların (1, 2, 3, 4,v.b.) sözcük anlamlarının eşyalar üzerinde ne anlam ifade ettiğini kavratmalısınız. Sayı sayma çalışmalarını boncuk, nohut, fasulye gibi yaptırma suretiyle çocuğun sayılar hakkında gerçek kavramlar edinmesini sağlayınız ve bu saymaları yaparken çocuğun akıl yürütme surecini dikkatle izleyiniz. Sözgelimi, çocuk neden 3 sayısından sonra 4 sayısının geldiğini, neden 3 sayısından sonra 1 sayısının gelmediğini kavrata bilmekte midir? Yalnızca ezbere dayalı olarak yapılan saymalar, ileride problem çözme aşamasında güçlükler yarata bilir. Ayrıca saymalar yapılırken, sınıf içinde büyük boncuklu yüzlük abaküs bulunuyorsa, engelli çocuk için kullanılması yararlı olur. Çünkü bu abaküs üzerindeki boncukların düşüp kaybolması söz konusu değildir. Sayı saymada kullanılan diğer küçük boncukların veya değişik nesnelerin kolayca dökülüp kaybolmasını önlemek için bunları kutular veya çanaklar içinde öğrenciye vermelisiniz.
KAYNAKÇA:
1. 1. Karatepe, H. Özel Eğitime Giriş. ANKARA: Karatepe Yayınları,1989
2. 2. Özyürek, M. Koçak A. Görme Güçlüğünden Etkilenmiş Çocukların İlkokulda Eğimi İçin Öğretmen Rehberi. ANKARA,1996