merhaba arkadaşlar,
yeni öğretim programını defalarca okudum.. ( bir kaç kez okuyunca ancak anlayabiliyorsunuz) örnek etkinliklerin hiçbirini beğenmedim..

Ancak internet üzerinden ulaşabildiğim bütün yıllık planlarda bu etkinliklerin aynen kullanıldığını gördüm..
Bu program, hani bir zihniyet verdır ya, resim öğretmeni güya yan gelip yatar, konuyu verir, resmin çizilmesini ister gibi yanlış bir anlayışa muhalefet olarak hazırlanmış.

Hemen burada bir dipnot girmek istiyorum ki, eğer resim dersine başka derslerin öğretmenini sokarsanız, bu ancak böyle olur ve böyle olmuştur. bunun hesabını çileli resim öğretmeninden sormamak gerekir.
bu öyle bir çileki biz hem teorik hem de pratik bilgileri içeren bir sanat dalını 40 dakikaya sığdıracağız diye anamız ağlıyor.
Resim öğretmeni atamalarının azlığını da hesaba katacak olursak; ve bir çoğumuzun  2-3 okula birden gittiğini düşünürsek işler daha bir sarpa sarıyor.

Tabii haftada en az bir kere tutulan nöbetleri ve yarışma duyurularını da unutmamak gerekir. ama gelgelelim bir türlü  ne diğer baranşların öğretmenlerine, ne idareye ne de velilere senin konuyu verip köşene çekilmediğini anlatamazsın.

Ha, bu arada 29 ekim, 23 nisan, 10 kasım, 19 mayıs gibi milli bayram konularını da müfredattan çıkarmayı unutmamışlar. bunun yerine atamızın ölçülü davranışı, ümitsizliğe ve gurura yer vermemesi gibi insancıl konuları işlememizi istemişler. (yakında kutlu doğum haftasını programa eklerlerse şaşırmayın).

Daha yazılacak ve söylenecek o kadar çok şey var ki.. zaten yarıyıldan sonra programın mantığına göre çocuklara resim de yaptırmıyorsun. (malum görsel sanat kültürü ve müze bilinci)..

arkadaşlar, bu konu üzerinde daha çoooooooook konuşulur. buyrun konuşalım.

programa ön yargı ile yaklaşmamak lazım.Eleştirilerimiz daha sağlıklı yaparsak programın gelişmesine ve değişmesinde katkımız olacaktır.Programın içeriği değil eleştirmemiz gerek ders saatinin yetersizliği olmlıdır.Bir bireyin gelişmesinde milli değerlerin yanında manevi değerlerinde olması gerkmektedir.Ayrıca hazırlanan programlar birere yasak yada delinmemsi gereken kurallar değildir.Ömer öğretmnimizinde yaklaşımında olduğu gibi sizin ders planınzı ve işleyeceğiniz konular biraz da bizlerin yaratıcılığına kalmış.

Bu programda resim dersini 25, 30 sene önceki EL İŞİ dersine benzetmek istemişler. Öncelikle dersin adını neden değiştirdiler. Resim sözcüğünün nesinden rahatsız oldular? Programda resim yapmak hariç herşey var, adeta resim yapmak kısıtlanmış. Özellikle Figür çalışmaları hiç yok, neden? Kağıtları kes, yırt, yapıştır. Eski programın (üstelik o da eski değil) nesi yanlıştı? Bunun nesi doğru? Çok ince ve derinden gidiyorlar. Şaşırmamak elde değil.

ya ben gerçekten anlamıyorum neden bu proğramlar siyasi malzeme oluyor ,resim dersinin isminin değişmesi gerektiğini biz daha üniversite 1. sınıftan beri okulda hocalarımızla konuşuyorduk. hatta bu dersin isminin değişmesi için en fazla bizim okulun bölümü baskı yapmıştır. ve bu dersin isminin değişmemesi gerektiğini söyleyen arkadaşımız acaba bizim ressam yetiştirmek için mi eğitim aldığımızı düşünüyor. biz görsel sanatlar eğitimi aldık, yani resim, grafik, baskı, seramik, kil, heykel, sanat tarihi vb. vb. düşünün dersin adı resim-iş öğretmenliği kalsa bizim sadece resim dersi vermemiz gerekiyor ama biz görsel sanatların her dalında çocukları eğitmemiz gerekiyor. lütfen yeni proğram hakkındaki düşüncelerinizi siyasi malzeme olarak sunmayın. ve yukarda da değindiğim gibi bunlar masa başında olsun bitsinle yapılan işler değil Şûra'da konuşulan tartışılan ve kabul edilen proğramlar.

Sayın гєรร@๓,
Bu ülke daha 100 yıl önce 7 Milyon Km2 toprağa sahipti.
Rusların Yeşilköye gelmesini ve 700 bin Km2 ye nasıl düştüğünü henüz anlayamadık..

Tabi ki  kutlu doğumun kutlanmasını isterim. Ancak bugün bu kutlamalar ile "ben daha çok müslümanım" noktasına gelinmiştir.. Bu kutlamalar ile biryerlere mesaj verip, birşeyler kapmak gibi ne ahlaki ne de dini kurallara sığan bir yaklaşım uygulanmaktadır..

Ayrıca nasıl ki batılılaşmak, Türklüğümüzü ve benliğimizi yok edecek bir görüntü oluşturmakta ise, müslümanlık adı altında insanımızın araplaştırılmasına yönelik çabalarada karşı durmalıyız..
Ecdadımız, gerek sanatı gerek yaşam şekliyle Türk milletinin  özelliklerini korumayı bilmiş ve  asimile olmadan bugüne gelmiştir.. Ne Macar, ne de Suriye Türkleri gibi asimile olmamışız.. Bunun bir  nedeni olsa gerek..

Bizler her konuda olduğu gibi kültür ve sanatta da kendimiz olmalıyız ve bunu yaşatmalıyız..
İçi boş büyük laflar ve sloganlar üretilerek, Milli Bayramlarımızın bile unutulduğu bir gençlik ile hangi slogan yarışına girerseniz girin yok olmaya mahkum olursunuz...

sayın ressam hocam,
bir kere dersin adı  yanlış konulmuş. Güzel Sanatlar olabilirdi. Görsel gözle görülen, izlenen demektir. Peki soruyorum sana Eşref Armağan ve onun gibi görme engelli ressamların eserleri KÖRSEL sanatlar mı? Ayrıca kimsenin siyaset falan da yaptığı yok. Her üretilen fikri bu şekilde yorumlama hocam.