Gönderen Konu: ''TÜRKLERİ ANLAMA SANATI'' ADLI KİTAPTAN BİR KAÇ ALINTI  (Okunma sayısı 1503 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ilkyaz

  • Çalışkan
  • ****
  • İleti: 527
  • Karizma Puanı: 123

 
Madde 7                    : Hesap ödeyen erkek, hesabı ödemek için gereken işlemi masanın altında yapar. Türk erkeği ödediği hesabı masadakilerin  görmesini istemez. Eğer görürlerse ayıp olacağını düşünür ve karşıdakilerin 'Ulan amma da görgüsüz herif, hem ısmarlıyor hem de
hesabı gözümüze sokuyor' demesinden çekinir. Böyle  bir davranışa bir de Eskimo erkeklerinde rastlanılabilir.
Madde 25                  : Tüm ısrarlara rağmen misafir 'Yemeyeceğim yeter!' diyorsa, Ev sahibi  son kozunu değerlendirir ve ilahi gücü cümle içinde  kullanıp Bak Allah'ın adını verdim' diyerek misafiri köşeye sıkıştırır. Misafir bunun üzerine midesi dolu olsa da, ilahi kudret korkusundan mıdır ka çış yolu kalmamasından mıdır, ne var ne yoksa bir çırpıda yer.
Madde 34                  : Üzerinden araç geçsin ve temizlensin  diye işyeri paspasları cadde ortasına fırlatılır. Sinek avlayan esnaf Türkiye'de temizlik hastası kesilir.Alır eline hortumu baştan aşağı dükkanının bulunduğu caddeyi, kaldırımları bir güzel sular. O da yetmez, yandaki caddeleri ve sokakları  da sulamayı iş edinir. O arada paspaslar da temizlikten payını alır.
 Madde 42                 : Misafirlikte kolonya ikram edilirken  büyüklerin ellerine çocukların kafasına dökülür.
Madde 46                  : Durakta değil de, her el kaldıran yolcu gördüğünde duran otobüse halk otobüsü denir. Halk otobüsü halkı kırmaz, durur. Halk otobüsünün belediye otobüsünden tek farkı budur.
Madde 49     
            : Şehirlerarası otobüs yolculuklarında kan bağı yoksa (karı, koca, yeğen, yenge gibi) bayan yanına erkeğin oturması  firma tarafından kabul edilmez. Türkiye'de en önemli namus bekçileri otobüs muavinleridir. Muavinlere göre birbirlerini hiç tanımayan iki karşı cinsin, mesafe olmaksızın seyahat etmesi, ateşle barutun birbirine bitişik iki koltuktan bilet alması gibi bir şeydir. Buna asla izin vermezler. Ancak gidilecek yol boyunca erkeğin yanına oturtmadıkları genç kızı kesmeyi de ihmal etmezler.
Madde 63                  : Gelinin belinde yer alan kırmızı kuşak  bekareti simgeler. Damadın elbisesi üzerinde renkli bir çaput parçası, herhangi bir işaret bulunmadığından  cinsel geçmişi hakkında fikir yürütmek mümkün değildir. Aslında bu geçmişle pek ilgilenen de yoktur.
Madde 64                  : Kafa bir yere çarptığında şişmesin diye
çiğnenmiş ekmekle ovalanır. Türklerin 'Kendi kendine tedavi' yöntemleri sadece bunlarla bitmez.Ağrıyan yere sıcak tuğla konur. Isıtılmış çay bardakları  ile sırt çekilir. Arpacık çıkmış göze sarımsak sürülür.Kesilen ve kanayan yere tütün basılır. Paslı çivi batan yer sopayla dövülür. Burkulan yere biftek bağlanır. Yanan yere diş macunu  sürülür.
Madde 66                  : Bütün ilaçlar buzdolabında saklanır. Buzdolabının kola, su, gazoz koyulan
bölgesi ilaçlara yetmeyince, ilaçlar yumurtaların bulunduğu alanda,  kurumuş yarım limonlara komşuluk yapar   
Madde 69                  : Türkiye'de ilk, orta, lise, üniversite, yüksek lisans, doktora fark etmez, sınav kağıtları dağıtılırken, bir öğrenci  mutlaka 'Hocam istediğimiz sorudan başlayabilir miyiz?' sorusunu sorar. Aynı öğrenci, öğretmen haftaya sınav yapacağını bildirdiğinde kaçıncı sayfaya kadar sorumluyuz hocam' sorusunu soran ama yine de sınava çalışmayan öğrencidir.

Bügün yüzünde bir başka güzellik var senin
Bu gün dudağında bir başka tad var
Boyunda bir başka yücelik
Bu gün kırmızı gülün bir başka daldan
Bakarsın bu gün sever bu yürek
Yarın sevilir bakarsın
Yüreğimin önünde başka yarınlar var.

Çevrimdışı Ali Erkut

  • Onursal
  • Uzman
  • *
  • İleti: 1.726
  • Karizma Puanı: 1506
''TÜRKLERİ ANLAMA SANATI'' ADLI KİTAPTAN BİR KAÇ ALINTI
« Yanıtla #1 : 17 Ocak 2008, 16:30:05 »
Az bile yazmışlar,harikaydı  560a Yıllar evvel Amerikalı yetkililerin Türkiye'ye seyahat yapacak olan hemşehrilerine dağıttıkları bir klavuz kitaptan alıntıları okumuş ve hem çok gülmüş,hem de güzel ülkemin gerçeklerine ve dünyadaki imajına üzülmüştüm.''Neden eğitimci oldunuz,bunu düzeltmek sizin göreviniz değilmi''...diyecek olanlara da bir çift sözüm var tabii ki :

  Çağdaş dünyanın evrensel gerçeklerini gözardı ederek inadına bağnazlığı savunup bunu kanunlarla da pekiştirmeye çalışan Cumhuriyet düşmanlarının tarikat yurtlarında anti-Kemalist olarak zehirleyerek aramıza saldıkları örümcek kafalılar.....sizlere inat,sonuna kadar,son nefesimize dek,güzel ülkemizi ve CUMHURİYET'imizi ve çağdaşlığı savunmaya and içtik...
En pahalı okul ''deneyim''dir.

Çevrimdışı ilkyaz

  • Çalışkan
  • ****
  • İleti: 527
  • Karizma Puanı: 123
''TÜRKLERİ ANLAMA SANATI'' ADLI KİTAPTAN BİR KAÇ ALINTI
« Yanıtla #2 : 17 Ocak 2008, 16:51:06 »
Ali öğretmenim yorumunuz için teşekkürler+1
« Son Düzenleme: 17 Ocak 2008, 17:01:45 Gönderen: ilkyaz »
Bügün yüzünde bir başka güzellik var senin
Bu gün dudağında bir başka tad var
Boyunda bir başka yücelik
Bu gün kırmızı gülün bir başka daldan
Bakarsın bu gün sever bu yürek
Yarın sevilir bakarsın
Yüreğimin önünde başka yarınlar var.

Çevrimdışı öмєя

  • Ömer Faruk TÜMER
  • Administrator
  • Uzman
  • *
  • İleti: 2.005
  • Karizma Puanı: 1725
    • GörselSanatlar
''TÜRKLERİ ANLAMA SANATI'' ADLI KİTAPTAN BİR KAÇ ALINTI
« Yanıtla #3 : 19 Ocak 2008, 10:00:11 »
Madde 69                  : Türkiye'de ilk, orta, lise, üniversite, yüksek lisans, doktora fark etmez, sınav kağıtları dağıtılırken, bir öğrenci  mutlaka 'Hocam istediğimiz sorudan başlayabilir miyiz?' sorusunu sorar. Aynı öğrenci, öğretmen haftaya sınav yapacağını bildirdiğinde kaçıncı sayfaya kadar sorumluyuz hocam' sorusunu soran ama yine de sınava çalışmayan öğrencidir.



bu maddeye şapka çıkartılır 380a 380a 380a 380a 380a +1
Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Resim A.B.D.  Grafik A.S.A. 2005



Çevrimdışı ilkyaz

  • Çalışkan
  • ****
  • İleti: 527
  • Karizma Puanı: 123
''TÜRKLERİ ANLAMA SANATI'' ADLI KİTAPTAN BİR KAÇ ALINTI
« Yanıtla #4 : 19 Ocak 2008, 12:10:27 »
bencede 380a 380a 380a
Bügün yüzünde bir başka güzellik var senin
Bu gün dudağında bir başka tad var
Boyunda bir başka yücelik
Bu gün kırmızı gülün bir başka daldan
Bakarsın bu gün sever bu yürek
Yarın sevilir bakarsın
Yüreğimin önünde başka yarınlar var.