Gönderen Konu: DERT AĞACI  (Okunma sayısı 1024 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı mina

  • Çalışkan
  • ****
  • İleti: 952
  • Karizma Puanı: 402
DERT AĞACI
« : 10 Kasım 2007, 19:58:19 »

 DERT AĞACI
 
 Eski çiftlik evini restore etmek için tuttuğum marangoz, işteki ilk gününü
 zorlukla tamamlamıştı.
 Arabasının patlayan lastiği onun işe bir saat geç gelmesine neden olmuş,
 elektrikli testeresi iflas etmiş ve şimdi de eski püskü pikabı çalışmayı
 reddetmişti.
 Onu evine götürürken yanımda adeta bir taş gibi oturuyordu.
 Evine ulaştığımızda beni, ailesiyle tanışmam için davet etti. Eve doğru
 yürürken küçük bir ağacın önünde kısa bir süre durdu, dalların uçlarına her
 iki eliyle dokundu.
 Kapı açıldığında; adam şaşırtıcı bir şekilde değişti. Yanık yüzü tebessümle
 kaplandı, iki küçük çocuğunu kucakladı ve eşine kocaman bir öpücük verdi.
 Daha sonra beni arabaya yolcu etmeye geldiğinde; ağacın yanından geçerken
 merakım daha da arttı ve ona eve giderken gördüğüm olayı sordum. "O, benim
 dert ağacım," dedi. "Elimde olmadan işimde bazı sorunlar çııyor, ama şundan
 eminim ki o sorunlar evime, eşime ve çocuklarıma ait değil. Bunun için bu
 sorunları her akşam eve girerken o ağaca asıyorum.
 Sabahları tekrar onları oradan alıyorum. Ama komik olan ne biliyor musunuz?
 Ertesi sabah onları almaya gittiğimde, astığım kadar çok olmadıklarını
 görüyorum."
 Öfkeyle geçen her dakikanız, mutluluğunuzdan çalınmış 60 saniyedir.
 Emerson