Sergiye katılacak olan Eser Afacan... Şaşırarak okuyacaksınız... Norveç'in en ünlü ressamı sayılmasına karşın malesef ki Türkiye'de çoğu insan tanımıyor...
Norveç'in ünlü klasik ressamlarından Odd Nerdrum' un yanında 16 yıl önce çalışmaya başlayan Eser Afacan, bugün Norveç'in en ünlü ressamlarından biri. Afacan, orada üstten değil alttan kurumayı sağlayabilen bu yüzden kurumasını beklemeden bir resim üzerinde devamlı çalışmaya elverişli, renklerin bozulmaması ve kırılmamasını sağlayan bir teknik geliştirdiğini ve her rengi her renkle kullanabildiğini söylüyor.
Bu teknik gelişmelerini 15 Kasım'dan itibaren Björg Fjell galerisinde sergileyecek olan Afacan, bunun Norveç'teki son sergisi olacağını ekliyor. Afacan, yıllardır çalıştığı bu ülkedeki ayrımcılıktan yılmış, Kanada'ya yerleşecek. Sanatçı, Türkiye Kültür Bakanlığı'nın hiçbir zaman kendisine destek olmadığını, Norveç Kültür Bakanlığı'nın ise sadece köstek olduğunu belirtiyor.
Afacan'ı Türkiye'de soruşturduk. Kültür Bakanı Suat Çağlayan'la ressam Bedri Baykam tanıyorlar. Çağlayan, Eser Afacan'a yardımcı olamamaktan dertli. 'Seçimlerde yerinize başkası gelirse ona Afacan'dan söz edecek misiniz?' sorumuza "Gelecek AKP'li bir kültür bakanına bunları anlatmakta zorlanırım diye düşünüyorum" cevabını aldık.
Baykam ise Afacan'ın klasik, Rönesans resmine yakın, günümüz anlayışının dışında resim yaptığını anlattı. Baykam'a göre Afacan, 21. yüzyıl sanatını etkilemeyecek belki, ama yıllardır tutarlı, kendini geliştiren resim anlayışıyla, bağlı olduğu tarz içinde önemli imza. Afacan'la e-mail aracılığıyla görüştük.
Resme nasıl başladınız?
Norveç'te oturma izni alabilmek için özel bir mesleğinizin olması gerekiyor. Bunu avukatım söylemişti. Biraz açmasını istedim. Yani 'Öyle bir şey yapacaksın ki onu bir başkası yapamayacak' dedi. Bunun da nedeni politik iltica taleplerini red etmemdi. Buraya gelen Türklere bir form hazırlıyorlar. Düzmece. Bana 'Ne iş yapıyorsun?' dediler. Ben ressamım dedim. İsbat et dediler. O gün bugündür ressamlık yaparak, Norveçlilerle savaşıyorum.
Burada verilen mücadele benim ressamlığımdan daha önemli ama maalesef Türkiye'den bunun desteğini henüz almış değilim. Sorunuzu bir örnek ile tamamlayabilirim:
2000 yılının dünya kültür temsilciliğine Norveç seçildi. Bu temsilciliği de Bergen diye bir şehir üstlendi. Bütün dünya televizyonları Norveç'e geldi ve bir sürü kültürsel etkinlikler oldu. CNN televizyonu da geldi. Norveç'ten tanıtılmaya layık üç sanatçı seçildi. Bunlar Edvar Munch, Edvar Griegh ve ben. Diğer ikisi hayatta olmadığı için, 45 dakikalık program benim için önemli bir fırsattı. Yapılan çekimlerin kasetleri ve CNN kontratı elimde. Ama program yayımlanmadı, 'Bir Türk, Norveç'i temsil edemez' diye programı durdurdular. Bunun gibi birçok örnek verebilirim. Yani ressam olmamın en büyük nedeni, inatlaşmamdır.
Eserlerinizin öznel yolculuklarınızı ifade ettiği söyleniyor...
Benim inandığım akıldır. Çok özel olmak için çok özel kelimelerden kaçınırım, her resimde yaşamış olduğum bir tecrübeyi dünyadaki oluşum içinde mukayese eder 'Niye böyle yapıyoruz'u anlatırım. Beni dinlesinler diye de elimden geldiği kadar kaliteli yapmaya çalışırım bunu. Eleştirmenleri de memnun etmek için. Tekniği kimyayla biraz zorlaştırır onlara yazacak malzeme veririm. Aslında gerçek insanı arayan bir şahidim ben. Onu orada burada parça parça bulup kendimde tamamlamaya çalışırım.
Norveç'te tanınan bir ressamsınız. Ancak Türkiye'de tanınmıyorsunuz. Peki Türkiye'de eserlerinizden örnekler sunmayı düşünmüyor musunuz?
Evet Norveç'te tanırlar, bilirler beni. Norveç vergi dairesine göre en fazla kazanan ama aslında Norveç'in ikinci en pahalı ressamıyım. Bunun nedenini bilemiyorum. Burada kariyer yapmaya kalktığınızda devamlı durdurmaya çalışırlar.
Anladığım kadarıyla bir zengin grup resmi destekliyor. Aksi takdirde durum feci. Bir de halk çok seviyor. Türkiye'de neden tanınmıyorum? O benim değil Türkiye'nin sorunudur. Tanımak isteyenlere kimse kapı kapatmadı burada. Tanımak isterseniz. Hoş gelirsiniz, sefa buyurursunuz. Biz burada sizin adınıza dünyanın en zor dalında seve seve mücadelemizi veriyoruz.
Şükür'ün neden gol atamadığından, küçük veya büyük İbo'lardan, trafik kazalarından, şundan, bundan yer kalırsa, biz burada dimdik ayakta her zaman 'Günaydın Türkiyem' demeye hazırız.
Bakan Çağlayan: Sadece iki ay zamanım var
Kültür Bakanı Suat Çağlayan Eser Afacan'la ilişkisini anlatıyor: "Onun sanat değerinin burada değerlendirilebileceğini sanmıyorum. Norveç'te bir toplantıya Dışişleri Komisyonu'ndan başkanvekili olarak gitmiştim. Türkiye'yi temsil ettiğim bu toplantıya gitmeden önce bir arkadaşım benim sanata ilgimi bildiği için Oslo'da oturan bir ressam arkadaşını bulmamı istedi. Büyükelçiliğe giderek adresini verdim. Beni Oslo'nun yaklaşık 30 km. kadar dışında, onun atölyesine götürdüler. Çok heyecanlandı, çok sevindi. Türkiye'yi çok seven bir insan, milli duyguları da çok güçlü. Ve oranın çok iyi ressamlarından biri olduğunu söyledi.
Hakkında biriktirdiği bir yığın yayın var.
Fakat Norveçlilerin ırkçı yaklaşımları için bir yarış içinde olduğunu söyledi bana. Paraya ihtiyacı olmadığını, iyi kazandığını söyledi. Ülkesi için bir şeyler yapabilmeyi istiyor.
Son dönemde birkaç e-mail gönderdim. 'Biliyor musun ben bakan oldum' dedim. Çok mutlu oldu. 'Türkiye için ne yapabilirim?' diye sordu. Doğrusunu isterseniz ben de böylesine değerli ressamlarımıza sahip çıkma duygusu içindeyim hep. 'Onun resimlerinden oluşan bir sergi Türkiye'de açılabilir mi?' diye düşündüm. Ama daha sonra korktum, gözüm korktu doğrusu. Çünkü ressamın resimlerini nakletmek sonra sergi açmak... Bunlar zaman isteyen işler. Ben özellikle bu organizasyonu yapmak için zamanım olmayacağını düşündüm biraz da.
3 Kasım'da seçim var; ben de geçici bir bakan sayılırım... Sergi diyelim ki 8 Kasım'a kaldı ve bir başkası geldi. Böylesi gönül
vermiş bir adama 'Ben bu işlerle uğraşmam kardeşim' dedi, rezil oluruz tabii. Onun heyecanını körüklediğim için de biraz utandım. İşte bu yüzden sergi işini erteledik.
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=48391Ve çalışmalarından kesitler...En çok ilkini beğeniyorum ben..
RAISING UP
BREAKFAST
BREAKUP
CHOSEN
DEVELOPMENT
GUERDIANS OF THE SEA
HAND
LIEN
LOVE AND SHADOW
MELODY
NEWBORN
OFFER
OLDNONE
OMSORG
PIECE OF BREAD
SELFSCREAM
SISTER OF THE WIND
THEATRE
TURBAN
TIMELESS