BATIL İNANIŞLAR
Birlikte yaşayan insanlar arasında kimi zaman korkudan, kimi zaman çaresizlikten, kimi zaman da rastlantılardan doğan bir takım inanışlar vardır. Bunlara "batıl inanışlar" denir. Bu inanışlar, ilk insanın var oluşundan günümüze kadar sürüp gelmiştir. Çoğunun bilimsellikle, akılla, çağdaşlıkla ve dinsel inançla bir ilgisi yoktur. Bunlar akılla bağdaşmadığı halde yazık ki insan oğlunun gönlünden, beyninden, vicdanından sökülüp atılamamışlardır. Bu tür inanışların doğmasında kişilerin doğal yapısı etken olduğu kadar büyüklerin, kimi din görevlilerinin cehalet örneği sözlerinin de etkisi olmaktadır. İnanışlar kişiden kişiye değişmekle birlikte ortak yanları da vardır.
1-Ayakta pantolon giymek yoksulluğa işaret sayılır.
2-Akşam karanlığında kimseye süt verilmez, verilirse hayvan sütten kesilir denir.
3-Ayva çok olan yerin kışı azgın olur denir.
4-Baykuşun saçakta ötmesi ölüme işaret sayılır.
5-Cumartesi ve Salı günleri çamaşır yıkanmaz.
6-Çocuk yalnız bırakılmaz, bırakmak gerekirse yanına bir süpürge konu
7-Çarşamba günü yorgan kaplayan hastalanır.
8Çocuğun üstünden atlanmaz, atlanırsa boyu kısa kalır denir.
9-Eller birbirine bağlanmaz, bağlanırsa kısmetin kesilir denir.
10-El ve ayak tırnakları birden kesilmez, kesenin bir üzüntü bir sevinçle karşılaşacağına inanılır
11-Erkek çocuğun kesilen ilk saçı atılmaz, babasının cebine bereketi artar inancı içinde konur.
12-Gece yıldızları saymak iyi değildir denir.
13-Hıçkırık tutunca; “Bir kimse andı” denir ve “dostsa ansın, düşmansa çatlasın” diye söylenir.
14-Gelin ayakkabısının altına mahalledeki kızların isimleri yazılır, düğün sonunda kimin ismi silinmediyse önce onun evleneceğine inanılır.
15-Hapse giren, ölen birinin yüzüğünü takarsa çabuk çıkar denir.
16-İkindiden sonra el işi yapılmaz.
17-İkindiden sonra bebek çamaşırı güneşe asılmaz. 
18-İki kadının arasından geçen erkek karısına söz geçiremez.
19-Kapı eşiğine basma, iftiraya uğrarsın denir.
20-Kapı eşiğinde oturmak iyi değildir, oturanın kısmeti kapanır
21-Kahve içen oğlan çocuğunun bıyıkları çıkmaz, köse kalır.
22-Leyleği havada gören o yılı durmadan gezerek geçirir, yerde gören evinde oturur
23-Parmak kütletilmesi şeytanlara tesbih çekmek olarak düşünülür.
24-Sağ göz seyirmesi sağlığa, sol göz seyirmesi varlığa işaret sayılır.
23-Saç taramasında tarakta kalan saç sokağa atılmaz; atılırsa bir tavuğun ayağına dolanır, sürekli başın ağrır.
24-Sırtında giysisini diken aklını dikermiş.
25-Sobada ya da ocakta odunların ses çıkararak yanması o ev sahibi hakkında dedikodunun yapıldığına inanılır.
26-Şimşek çakarken kırmızı giysi giyilmez.
27-Terlik ve ayakkabının ters dönmesi iyi değildir
28-Yatağa çorapla girilmez.
29-Yeni doğan çocuğun kopan göbeği nereye atılırsa o mesleği seçermiş. O nedenle tuttuğu mesleğinde yükselmesi için kiremitliğe atmak gerekirmiş.
30-Yeni doğan bebeğin eline iyi huylu olsun ve iyi okusun diye kalem tutturulur.
31-Yatakta yayılıp yatanın rızkı bol, büzülüp yatanın az olurmuş.
         32-Yaranın üzerinde ekmek ya da şeker çevrilir, sabah ezanından önce bir köpeğe atılırsa yara geçer.

33-Sokak kapısının arkasına asılan diken aileyi nazardan korur, ekin asılırsa bereket çok olur.



Arkadaşlar ne kadar batıl inanç da desek,saçmada gelse etkilendiğimiz oluyor.sizlerinde batıl inançları var mı?

batılda olsa eskilerre göre inanışımız var ne kadar dogru bilmem ama, şu aralar benimde başımın altına bıcak koymadan  uyur isem gece beni korkutuyorlar. (tecrübe ile sabittirr!!)

  ne kadarda çok inanışımız var böyle teşekkürler renk tanrıçası +1