kurs ve sınav anılarımız

[...:::£sra:::...]

ben denizli paü mezunuyum ve sınava girdiğim üçüncü ünivesiteydi denizli, ilk sınava niğdede girmiştim ve niğdenin o zamanlar ikinci aşama sınavı testti deli gibi resim sanatı falan çalışmıştım neyse paüde 3. aşama mülakata girecem mülakat sırası sınava başvuru sırasına göre oldu bende kayıtta sonlardaymışım mülakata giren 80 kişiydi ve ben 80. öğrenciydim neyse sabah 9 da başlayan mülakat saat 16.30 sıralarında bitmek üzere son 3 kişi kalmışız sırada benden önceki arkadaşın üzerindede minyatür figürlerin olduğu desenlerle süslü bir tişört var daha sonradan hocam olan yasemin hanım o arkadaşın tişörtünü görünce bu yanlış bir seçim şimdi jüri bundan esinlenip sana minyatürle ilgili sorular sorabilirler dedi bende niğdenin sınavından çalımışım ya minyatürde çok ilgimi çekmişki hemen atladım keşke bana sorsalar arkadaş baktı ben bişeyler biliyorum anlatmamı istedi neyse ona iki satır bişey anlattım mülakata girdi o ama ona renkle ilgili sorular sormuşlar sıra bende girdim içeri jüri tabi sabahtan beri yorulmuş artık yine daha sonrasında hocam olan tahsin bey evet esracım yorma bizi neler biliyorsun bakalım dedi ve ben tabiki minyatür diye bi başlamışım ama kaaptırmışım kendimi tahsin hoca beni zorla durdu tamam tamam birazda kızarak çık dışarı dedi her zamanki gibi çok uzattım ordada galiba neyse sınavdan çıktım babama dedimki yok olmadı burasıda baba jüri beni kızarak dışarı çıkardı dedim ve ertesi gün korkudan listelere bakmaya gidemedim kaldığımız misafirhanenin bahçesinde babamı beklerken babamın yüzündeki ifadeyle karşıdan gelişini hiç unutmam şimdi burdayım işte 

[tanerbey]

Ben kendimle ilgili değil de sınava hazırladığım bir öğrencimle ilgili birşey anlatacağım:
Bir gün yetenek sınavına hazırladığım bir kaç öğrencimin sınavdan çıkmasını heyecanla bekliyorum. Sınav sonunda çıkan öğrencilerime hemen sınavın nasıl geçtiğini, nasıl çizdiğini falan soruyorum. Biraz sonra kursun en eğlenceli ve en heyecanlı öğrencisi Gülçin çıktı.  (Bu arada kendisi modeli yandan çizmeyi hiç sevmezdi. Sınav öncesi tek dileği modelin önünden bir yer kapmaktı.) Ona da hemen sınavının nasıl geçtiğini sordum. Büyük bir heyecan ve mutlulukla:
"Hocam harika geçti. Modeli de tam jakuziden çizdim" dedi.
Anlamaz gözlerle baktığımı görünce açıklamaya çalıştı.
"Hocam işte modeli önden çizdim. Ayakları falan daha büyük gözüküyordu."  deyince onun "jakuzi" dediği şeyin aslında "rakursi" olduğunu anlayıp kahkahayı basmıştım.

[tanerbey]

Ben de Pamukkale Üniversitesinde yetenek sınavına girmiştim. Mülakat içinde oldukça çalışmıştım. Sanat akımları, yerli ve yabancı ressamlar. Ünlü tablolar ve sahipler. Yani resmen üniversite sınavına girer gibi yoğun bir mesai harcamıştım bu iş için. Neyse diğer aşamaları geçtikten sonra sıra mülakata geldi. Önce Pop Art'ı sordular. Az çok birşeyler söylemeye çalıştım. Ardından gelen soru şuydu: "orfizm nedir?". Akımlarla ilgili onca kitap okumama rağmen orfizmi hiç duymamıştım. Tabi ki büyük bir hayalkırıklığıyla çıktım mülakattan.Ben Esra hocam gibi şanslı değildim. Kazanamadım sınavı. Ancak hala bugün daha düşünürüm yetenek sınavı mülakat aşamasında böyle bir soru hangi mantıkla sorulur. Arkadaşlar lütfen açıkça söyleyin "bunca sene sanat tarihi okudunuz, onca kitap hatmettiniz, orfizm diye birşeye rastladınız mı? Ya da şu an orfizmin ne olduğunu bilen varmı? (Bu arada ben tabiki biliyorum artık.)

[**aslı**]

hocam ben de bolu daki mulakatta baya bunalmıştım..
ben sanat içerikli sorular beklerken, soyadımdan dolayı daha masaya oturmadan hocalardan biri aydın ne demek diye sordu...ardından entel ne demk diye bi soru geldi...ben orda bile ukala!! dediim entel değil ama entellektüelin tanımını yapsam daha iyi olur!!! sonra onu anlat bu sefer entellektuelle aydın arasında fark nedir dıye sordu hoca...oole uzadı gitti muhabbet herkes 3 dk da çıkarken ben 10 dk kadar kaldım...esra ablam gibi listelere bakmadım kesin olmaz bu iş dedim...ankaradan telefon açtırıp kazandığımı öğrenince,inanmayıp gun içinde 3 kere arayıp tekrar tekrar baktırdım yazık telefonun başındaki memur az deli olmadı o gün

[öмєя]

hocam ben de bolu daki mulakatta baya bunalmıştım..
ben sanat içerikli sorular beklerken, soyadımdan dolayı daha masaya oturmadan hocalardan biri aydın ne demek diye sordu...ardından entel ne demk diye bi soru geldi...ben orda bile ukala!! dediim entel değil ama entellektüelin tanımını yapsam daha iyi olur!!! sonra onu anlat bu sefer entellektuelle aydın arasında fark nedir dıye sordu hoca...oole uzadı gitti muhabbet herkes 3 dk da çıkarken ben 10 dk kadar kaldım...esra ablam gibi listelere bakmadım kesin olmaz bu iş dedim...ankaradan telefon açtırıp kazandığımı öğrenince,inanmayıp gun içinde 3 kere arayıp tekrar tekrar baktırdım yazık telefonun başındaki memur az deli olmadı o gün

sen gene az durmuşsun aslı benim tam 20 dakika sürdü ve sormadıkları hiç birşey kalmadı ama ben senden daha ukala çıktım resmen hocaları öttürdüm, sınav sonundada mülakatta en yüksek oyu alan 3. kişiydim galiba. desene aslı biz seninle aynı sınava girmişiz çünkü mülakat bizim girdiğimiz sene başladı

[**aslı**]

olabilir ömer...ama ben sınavı kazandıktan sonra deprem senesi olduğu için prefabrik evleri görünce ürkmüp gitmemiştim..kısmet burda karşılaşmakmış
e zaten 1 ipte 2 cambaz oynamazdı iyiyki gelmemişim

[tanerbey]

Yetenek sınavına ilk girişim tamamen bir karamboldü. Lisede resim dersi almamama rağmen arkadaşlarımın heveslendirmesiyle D.E.Ü. Güzel Sanatlar Fakültesi yetenek sınavına girmiştim. Ben de tabi bir çokları gibi bu sınavın ciddiyetinin farkında olmadığım için tek bir gün bile kurs almadan sınava girdim. Tüm sınava girecek öğrenciler bir yerde toplandı ve görevli kişi mikrofonu alarak gerekli açıklamalarda bulundu."Arkadaşlar Sahne Sanatları sınavına girecek olanlar şu sınıfta, Müzik sınavına girecek olanlar şu sınıfta, Plastik Sanatlar sınavına girecek olanlar da şu sınıfta toplanacak." Herkes biryerlere dağılırken ben olanca masumiyetimle görevlinin yanına yaklaşarak "Pardon ama Resim sınavına girecek olanları söylemediniz" demiştim. Şu an düşünüyorum da ne cesaretle girmişim ben o sınava. Ama işin ilginç yanı bu cehaletime karşılık ilk aşamayı kazanmıştım. İkinci aşama mı? Onu ne siz sorun ne ben söyleyeyim.

[Tutku]

Konu güzel...Beni 1987 'ye ve orada okumayı çok istediğim Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi 'nin 1. aşamasındaki genel yetenek sınavına götürdünüz şimdi...
Lisede seçmeli olarak resimi almıştım.2 saatti ve çok sayıda olduğumuzdan müzikler bodrumdaki müzik odasına gider,biz sınıfta kalırdık. Boğazın derin mavilerine takılırdı çoğunlukla gözlerim, ağlara takılı kalan balıklar gibi...Çok aman aman bir eğitim sayılmazdı ama alçıdan torso çalışabiliyorduk...mezun olduktan sonra 1 ay MSÜ Resim-Heykel Müzesi2nde açılan kurslara gittim...Ama orada gördüm ki millet nasıl ÖSS için kurslara 1 yıl öncesinden gidiyor, özel yetenek için de aynı..O an anladım aynı kulvarda koşamayacağımı...Lafı uzatmayayım (yazı yazmak bir tutku bende...) Sınav sorumuz Şuydu; 3 TEKERLEKLİ SEYYAR SATICI ARABASI...(İmgelemden) ve SATICISI ile. Allahallah dedim kendi kendime bu devirde kaldı mı 3 tekerlekli seyyar satıcı arabası...? Ama dengesini düşünerek kendimce bir araba ve satıcısını saplarından tutmuş malını satmaya çalışırken çizmiştim..Arkadaşlar bunu çoğunlukla derslerimde öğrencilerime BAKMAKLA GÖRMEK'in AYNI ŞEYLER OLMADIĞINI anlatırken özellikle anlatırım...Onlar da benim gibi yaşadığım bu olaya gülerler...Sınavdan çıktım, şöyle durağa varmadan yürürken yolda, en az 3 tane biri okulun ilerisinde diğer ikisi karşı caddenin kenarında duran ve giden 2 tane 3 TEKERLEKLİ seyyar satıcı görmeyeyim mi! O sınavı almış 2.lerde asd sınavlarına seçerek tek tek girmiştik...desenini güçlendirmiş olanların gerisinde yedeklerden sıramı ümitsizce bekledim durdum...Konu hala hüzünlendirir beni, sağolun öğretmenim +1 Sevgiler.

[ateze]

Şimdi benim paylaşacaklarım biraz farklı olacak ama kızmazsınız umarım, ben Sinema okumayı çok istemiştim fakat ailem karşı çıktı oradan mezun olup işsiz mi dolaşacaksın... vb tepkilerle benı caydırdılar, annem ve babam öğretmen olduğu için benim de öğretmen olmam konusunda acayip baskı yaptılar, ailenin en buyük evladı olarak el mahkum dediklerini yaptım ben de, Sınıf Öğretmenliği'ni kazandım Süleyman Demirel Üni. Burdur Eğitim Fak., sonra okulu görmek için gittiğimizde bir de baktım bir stand özel yetenek sınavlarına giiriş başvurusu alıyorlar, zaten resme ve heykele karşı oldum olası bir ilgim vardı, abi dedim kendi kendime, sınıf öğretmeni olasıya gir şu sınava resim öğretmeni ol, hep resmin hobi olarak kalmasını isterdım ama şartlar meslek olmasına itti beni oradakilerle konuştum biraz hepsi yaz boyu kurs almış falan ben okulda bile resim dersi görmedim ama çizimlerine baktım ben daha iyisini yaparım dedim girdim sınava, kazandım, sonra aileme de dedim bu iş böyle, hem sizin istediğiniz olsun hem benim ama sinema aşkım hiç bitmedi, bu yıl hazırlanıyorum bakalım, umarım olur, olacak da

[yasemin32]

mrb ateş.ateş diyorum çünkü adını bilmiyorum arkadaşım.anladığım kadarıyla burdur eğitim mezunusun. bende ordan,2003 mezunuyum.acaba bizim dönemden mi mezunsun merak ettim.cevap yazarsan çok memnun olurum.